Birkaç milyar yıl sonra, galaksimiz, komşumuz Andromeda ile çarpışabilir. | Open Subtitles | منذ بضعة مليارات من السنين، مجرتنا تتصادم مع جارتنا أندروميدا |
Şu anda dünyada altı ile yedi milyar arasında olan insan nüfusu 2050 yılına geldiğimizde dokuz milyara yükselecek. | TED | حيث لدينا في الوقت الحاضر ما بين ستة وسبعة مليارات من الناس، سوف تتزايد إلى تسعة بليون في عام 2050. |
Ve böyle düşünüyorum çünkü bugün dünyada üç milyar insan önümüzdeki 20 yıl içinde yeni bir eve ihtiyaç duyacak. | TED | وأشعر بهذا لأن ثلاثة مليارات من الناس في العالم اليوم، وخلال العشرين سنة القادمة، سوف يحتاجون إلى بيت جديد. |
Ne kadar uzun? Bir uzunlukta bu alt birimlerden milyarlarca var. | TED | كم طوله؟ حسنا إن عبارة عن مليارات من هذه الوحدات طولا |
milyarlarca karanlık madde parçacığı her saniye vücutlarımızdan öylece geçiyor. | Open Subtitles | مليارات من جزيئات المادة المظلمة تمر خلال أجسادنا كل ثانية |
Dünyadaki tüm çayırlıklarda her biri tamamen aynı işi yapan milyarlarca karınca kolonisi düşünülürse biçilen çimen miktarı akıl almazdır. | Open Subtitles | ومع وجود مليارات من المستعمرات عبر المراعي في العالم وكلهم يفعلون نفس الشيء يا لها من كمية عشب محيّرة للعقل |
7.2 milyar insanın yaşadığı dünyamızda yaklaşık 3 milyar insan geride bırakılmış durumda. | TED | فهناك 3 مليارات من البشر منسيون من 7.2 من سكان العالم |
2050 yılına kadar 9 ila 10 milyar arasında olacağı tahmin edilmektedir. Bu büyümenin çoğu Afrika'da olacaktır. | TED | ومن المخمن بأننا في عام 2050، سنكون بين 9 و 10 مليارات من السكان، وسيكون الحجم الأكبر لهذا النمو في إفريقيا |
Bu şey yaklaşık olarak 4 milyar yıl önce güneş sisteminin ilk günlerinde gezegenlerin oluşumu devam ederken oluşmuş. | TED | تشكّل هذا منذ أكثر من أربعة مليارات من السنين في الأيام الأولى للنظام الشمسي عندما كانت الكواكب لا تزال تتشكل. |
Korkmayın, daha birkaç milyar yıl daha var yani hazırlanmaya vaktimiz çok. | TED | لذا لا تخافوا، لن يحدث هذا قبل بضعة مليارات من السنين، ما زال هناك بعض الوقت للاستعداد. |
Peki diyelim ki bundan bir kaç milyar yıl öncesine nazaran bugün ne kadar daha az genişliyor? | TED | أو ماهو معدل التباطؤ في التمدد الحاصل اليوم مقارنة ، لنقل ، بمعدل التباطؤ قبل بضع مليارات من السنين ؟ |
İlk insan genomu projesi 10 yılda tamamlandı ve 3 milyar dolar tuttu. | TED | اول جينوم بشري احتاج لعشر سنوات من العمل و٣ مليارات من الدولارات |
Bugün sizlerle, insan haklarını ihlal etmenin en kötü yolundan, dünya çapında üçüncü sıradaki organize suçtan, 10 milyar dolarlık bir sektörden bahsedeceğim. | TED | سأتحدث لكم اليوم عن أسوأ شكل لإنتهاكات الحقوق الإنسانية عن ثالث أكبر جريمة منظمة عن صناعة تساوي 10 مليارات من الدولار |
Film malzemesi ve tabı için 6.6 milyar dolar harcandı. | Open Subtitles | و أنفقوا ستة مليارات من الدولارات على معدات التصوير |
Dünyada milyarlarca insan var, ve onlar birbirleri için mi yaratılmış? | Open Subtitles | يوجد بضعة مليارات من الناس في العالم، وأنهم وحيدون مثل بعضهم؟ |
Bir sürü insan bir sürü para kazanıyor, milyarlarca dolar biriktiriyorlar. | TED | كثير من الناس جنو ثروه، مليارات مليارات من الدولارات جمعوا |
milyarlarca dolar... Kullanmak için çok geç olan verilere... | TED | مليارات و مليارات من الدولارات من أجل بيانات تأتي متأخّرة ليتمّ استعمالها. |
Bu birleşik moleküllerden milyarlarca dizilim yapıyor ve bu dizilimleri her molekülün hangi genden ve hücreden geldiğini anlamada kullanıyoruz. | TED | ومن ثم نسلسلُ مليارات من هذه الجزئيات معًا ونستخدم السلاسل لتخبرنا أي خلية وأي جين ينبثق منه كل جزيء. |
Umuyoruz ki dijital eşitsizliğin ortadan kaldırılmasına ve ayrıca milyarlarca cihazın İnternet'e bağlanmasına katkımız olacaktır. | TED | ونامل بان نكون ساهمنا في سد الفجوة الرقمية وايضا ساهمنا بايصال مليارات من الاجهزة للانترنت |
Korumanız gereken milyarlarca enerjiye aç nöronunuz var. | TED | لديك مليارات من العصبونات المتعطشة للطاقة لترعاها. |
Doğa bunu milyarlarca yıl yapmaktadır. | TED | فالطبيعة كانت تقوم بذلك لعدة مليارات من السنين. |