Bu her sene elektrik üzerine 40 milyar dolar kayıp ve iyi nir etkisi yok ama iklim değişikliğinde payı var. | TED | و هذا يهدر 40 مليار دولار في العام على كهرباء لا تساهم في استمرار وجودنا و لكن تساهم في التغير المناخي |
Bu neye benziyor, 20 milyar dolar, 100 dolara bir ton mu? | TED | لذا كيف يبدو ذلك، 20 مليار دولار أي 100 دولار لكل طن؟ |
Hindistan'a, geçen sene 72 milyar dolar geldi. Bu bilişim ihracatından daha büyük. | TED | تلقت الهند في العام الماضي 72 مليار دولار أكثر من عائدات تكنولوجيا المعلومات |
Beş yıl önce bir milyar dolarlık koruma fonunu yönetiyordunuz. | Open Subtitles | منـُـذ خمس سنوات كنتُ تدير منحة مالية قدرها مليار دولار |
Ya size bazı tahminlere göre, ABD'de işle ilgili stresin maliyetinin yılda 300 milyar dolara yakın olduğunu söyleseydim? | TED | ماذا لو أخبرتك أنه حسب بعض الإحصاءات، تصل تكلفة التوتر بالعمل بالولايات المتحدة تقريباً إلى 300 مليار دولار سنوياً؟ |
Birinin bir milyar doları varken neden kendini öldürmek istemesi hakkında falan. | Open Subtitles | لمَ يريد أحد ما أن يقتل نفسه وهو لديه مليار دولار لعين |
Creative Europe programı 300.000'in üzerinde sanatçıya 2,4 milyar dolar verecek. | TED | سيقدّم برنامج أوروبا للإبداع 2.4 مليار دولار لأكثر من 300.000 فنان. |
Tsunami Güney Asya'yı vurduğu zaman, ABD 1.2 milyar dolar yardımda bulundu. | TED | عندما ضرب التسونامي جنوب آسيا، ساهمت الولايات المتحدة ب 1.2 مليار دولار. |
Bir yıIda, Asya piyasası stoklarından 600 milyar dolar uçtu gitti. | Open Subtitles | فى عام واحد تبخرت 600 مليار دولار من سوق الأسهم الآسيوية |
Kuzey Kharun son beş yılda Güney'den 7- 8 milyar dolar çalmış. | Open Subtitles | الشمال سرق من الجنوب 7 الى 8 مليار دولار الخمس سنوات الماضية |
Bir milyar dolar sonra olduğumuz yere geri mi döndük? | Open Subtitles | مليار دولار فيما بعد هل عدنا الي حيثما كنا ؟ |
ABD'de mammogramı dijital hale getirmek için 4 milyar dolar yatırım yapılarak donanım geliştirildi. Peki bu yatırımın karşılığında ne aldık? | TED | وقد استثمرت الولايات المتحدة الامريكية 4 مليار دولار لكي تتحول الى اجهزة الماموغراف الرقمية ومالذي حصلنا عليه من هذا الاستثمار ؟ |
Örneğin, burada Kaliforniya'da önümüzdeki beş yıl içinde idam cezasına bir milyar dolar harcayacağız -- bir milyar dolar. | TED | على سبيل المثال ، هنا في كاليفورنيا سنصرف مليار دولاراً لمصاريف عقوبة الإعدام للسنوات الخمس القادمة -- مليار دولار. |
Peki, faturayı ödeyecek 20 milyar dolarlık koruma fonu elverişli gelmiyor mu? | Open Subtitles | إذن سيكون من المفيد أن يدعمنا صندوق تحوّط بميزانية عشرين مليار دولار |
Hisseleri çekersen bana 1.5 milyar dolarlık bir sorun çıkartacaksın. | Open Subtitles | إذا سحبت الأسهم، ستتسبب لي بمشكلة قدرها 1,5 مليار دولار |
Beş yıl önce bir milyar dolarlık koruma fonunu yönetiyordunuz. | Open Subtitles | منـُـذ خمس سنوات كنتُ تدير منحة مالية قدرها مليار دولار |
1997'de 44 milyar dolarken 2002'de bu rakam 92 milyar dolara çıktı . | Open Subtitles | من 44 مليار دولار في عام 1997 إلى 92 مليار في عام 2002 |
Peki, bir milyar dolara size kalın bağırsağımda bir tur attırabilirim. | Open Subtitles | حسنٌ ، مقابل مليار دولار سأعطيك جولة رائعة في قناتي الشرجية |
Deniz donanmasının 155 milyar doları var,ve kullandıkları uçak bu mu? | Open Subtitles | ميزانية البحرية حوالي 155 مليار دولار وهذه الطائرة التي يستخدموها ؟ |
Sermaye piyasalarından 1 milyar doların üzerinde fon bulmuş durumdalar | TED | لقد رفعوا أكثر من مليار دولار في الأسواق الرأس مالية. |
Sadece 2010 yılında kronik yaraları tedavi etmek için dünyada 50 milyon dolar harcanmış. | TED | في عام 2010 وحده، تم إنفاق 50 مليار دولار في جميع أنحاء العالم لعلاج الجروح المزمنة. |
Kredi kartı dolandırıcılığıyla 10 milyar dolardan fazla bir parayı ele geçirdiler. | TED | قاما بعمليات إحتيال على بطاقات الإئتمان حققت لهم مكاسب فاقت ال10 مليار دولار. |
Yani, 2,7 milyarlık bir proje koruyucu ve önleyici tıp çağını vaadediyordu, benzersiz genetik yapıya dayanarak. | TED | وكما تعلمون، مشروع 2.7 مليار دولار وعد بعصر من الطب التنبؤي والوقائي بناءً على تركيبنا الجيني الفريد من نوعه. |
Nijerya'nın telekomünikasyon pazarı, Çin'den sonra, dünyanın en hızlı gelişen pazarı. Telekoma yılda yaklaşık 1 trilyon dolar yatırım yapılıyor. Ve bunu, birkaç zeki insan haricinde, hiç kimse bilmiyor. | TED | سوق نيجيريا للاتصالات هو ثاني أسرع المناطق نموا في العالم ، بعد الصين. ونحن نحصل على استثمارات قيمتها حوالي مليار دولار سنوياً في الاتصالات. ولا أحد يعرف ، ما عدا قلة من الأذكياء. |
Dahası, Amerikalılar siber savaş kapasitesi oluşturmak için gelecek beş yılda 30 milyardan fazla para harcamaya karar verdiler. | TED | وعلاوة على ذلك، قرر الأميركيون انفاق ما يزيد على 30 مليار دولار في السنوات الخمس المقبلة لبناء قدراتها الإلكترونية. |
1 milyar dolarlık serveti var. Bunun 10 milyon doları çalındı. | Open Subtitles | إنه يساوي مليار دولار سُرِق منها مؤخراً عشرة ملايين |
Yirmi yıl önce, 1960'ta federal hükümetimizin çalışanlara ödediği maaş 13 milyar dolardı. | Open Subtitles | منذ عشرون سنة، في 1960، كانت قائمة رواتب حكومتنا الإتحادية أقل من 13 مليار دولار |
ABD filantropisinde toplam harcanan 390 milyar dolarla kıyaslandığında bu çok küçük bir oran. | TED | وهذا يعتبر ضئيلاً بالمقارنة مع ال390 مليار دولار التي تُنفق بمجموعها على التمويل الخيري في أمريكا |