Elbette bahsetmedim, bunu önce seninle konuşmak istiyordum, seni bu yüzden aradım. | Open Subtitles | بالطبع لا. أردتُ مناقشته معك أولاً لذلك اتّصلتُ بك |
Operasyon hakkında seninle konuşmak istediğim bir şey var. | Open Subtitles | هناك شيء أود مناقشته معك بخصوص هذه العملية |
seninle konuşmak istediğim bir konu açlımış oldu. | Open Subtitles | انه يآخذني لشيء اود مناقشته معك |
- Sizinle görüşmem gereken bir şey var. | Open Subtitles | أنتتعملمتأخراً هُناك شيئاً اريد مناقشته معك |
Şey, olabildiğince olsun, oturmanızı isterdim Çünkü seninle tartışmak için bir iş teklifim var. | Open Subtitles | رغم ذلك، أتمنى أن تجلسي لأن لدي عرض عمل أريد مناقشته معك |
Ve seninle konuşmak istediğim bir konu daha var. | Open Subtitles | وهنالك أمر آخر إضافي أود مناقشته معك |
- seninle konuşmak istediğim bir şey var. | Open Subtitles | هناك مجرد شيء أود مناقشته معك. |
Konu açılmışken seninle konuşmak istediğim bir şey var. | Open Subtitles | أنت... -بشأن هذا الموضوع . ثمّة أمر عليّ مناقشته معك |
seninle konuşmak istediğim bir şey var. | Open Subtitles | هناك شيء اود مناقشته معك |
Sizinle görüşmem gereken bir şey var. | Open Subtitles | هُناك شيئاً اريد مناقشته معك |
Ned, seninle tartışmak istediğim bir şey var. | Open Subtitles | " نيد " هناك شيء أريد مناقشته معك |
seninle tartışmak istediğim sadece tek bir şey var. | Open Subtitles | شيء واحد أريد مناقشته معك |