Seni miden bozukken gördüm gözlerin şişmiş, burnun akıyordu, zırlıyordun... | Open Subtitles | رأيتك عندما أصبتي بالأنفلونزا في المعده وكانت عيناك منتفختان وكان أنفك يسيل |
Gözlerin çok fena şişmiş. | Open Subtitles | تبدو متعباً عيناك منتفختان جداً |
Gözlerin şişmiş, ellerinde izler var, kusuyorsun... | Open Subtitles | عيناك منتفختان وهناك علامات على يديك وقيء... |
Ayaklarım çok kötü şişti. | Open Subtitles | قدماي منتفختان للغاية |
hayır, kaçtı, garip saçları ve pörtlek gözleri var ama geri döneceğini söyledi. | Open Subtitles | لا فلقد هرب. ولديه شعر غريب وكأنه مُجهَد و عينان منتفختان ولقد قال بأنه سيعود |
Şuna bak gözleri nasıl şişmiş. | Open Subtitles | انظر كم عيناه منتفختان |
Garip saçları ve pörtlek gözleri varmış ve geri döneceğini söylemiş. | Open Subtitles | إنه ذو شعر غريب وعينان منتفختان وقال بأنه سيعود |