Düşünsene, sadece bir dakika önce yanında durmuş, siyah düğmelerine bakıyordum. | Open Subtitles | تخيل فقط، منذ دقيقة مضت وقفت بجانبه ونظرت إلى أزراره السوداء. |
Çünkü bir dakika önce Beyaz Saray'ın yolunu tuttuğumuzu sanmıştım. | Open Subtitles | لأنني ظننت منذ دقيقة اننا في طريقنا الي البيت الابيض |
Çok uzağa gitmiş olamaz. Daha bir dakika önce sahneden indi. | Open Subtitles | حسنٌ، لا يمكن أنّه ابتعد لقد نزل عن المنصّة منذ دقيقة |
az önce, Lazar Wolf'un ilk karısı burada duruyordu. | Open Subtitles | فروما ساره، فروما ساره زوجة ليزر وولف الأولى كانت تقف هنا منذ دقيقة مضت |
- Jimmy ile gelen mi? - Evet. Biraz önce bilardo oynuyordu. | Open Subtitles | التي جاءت مع جيمي لقد كانت تلعب بلياردو منذ دقيقة |
Bir dakika önce süt getirirken çıktığını gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيته يغادر عندما كنت أحضرر الحليب، منذ دقيقة مضت |
Bu harika. Bir dakika önce her şey çaresiz görünüyordu. | Open Subtitles | رائعٌ حقّاً، منذ دقيقة كلّ الحلول بدت ميؤوسةً منها |
Bir dakika önce hava ne hoştu. Şimdi sağanak başladı. | Open Subtitles | منذ دقيقة كان الجو جميل وهادئ والآن تمطر بشدة |
Kadın iyi, 1 dakika önce ambülansla gitti. | Open Subtitles | انها بخير, تُركت في سيارة الاسعاف منذ دقيقة. |
Ama gerçekten... bir dakika önce gördüm, buralarda bir yerde. | Open Subtitles | لكنى فعلت, لقد رأيتها منذ دقيقة وهى فى مكانٍ ما هنا |
Ah, bir dakika önce büyük yetenek ve ustalığa sahip savaşçılardık. | Open Subtitles | منذ دقيقة كنا مقاتلين ذوى مهارات عالية ودهاء |
Bir dakika önce dünyanın en emin işiydi. | Open Subtitles | منذ دقيقة مضت كانت هذه أأمن عملية فى العالم |
Bilmiyorum. 1 dakika önce, geçit odasına geri dönmüştük. | Open Subtitles | انا لا أعرف , منذ دقيقة كنا خلف بوابه استارجيت |
Ama bir dakika önce çok eğleniyordun. | Open Subtitles | لكنك كنت تحظي بالكثير من المتعة منذ دقيقة |
Birkaç dakika önce konuşmak için gerçek bir insana ihtiyacını bıraktın. | Open Subtitles | لذا أنتي عبرتي مرحلة أن تتكلمي مع شخص منذ دقيقة |
Bir dakika önce hiperuzaydan çıktık. | Open Subtitles | لقد خرجنا بالمحرك الصاروخي منذ دقيقة مضت |
Başkan, bunun az önce burada olmadığına yemin edebilirim. | Open Subtitles | جروبلر أكاد أقسم أن هذه لم تكن هنا منذ دقيقة |
Daha az önce korkudan titreyerek Efendim diyordunuz bana. | Open Subtitles | منذ دقيقة كنت تقول لي يا سيدي وأنت ترتعد من الرهبة |
Mlle. Darnley, Biraz önce "Pixy Koyu'ndaki plajı gördüm" dediniz. | Open Subtitles | انسة دارنلى , منذ دقيقة, ذكرت المنظر فى شاطئ بيكسى كوف, |
6468 numaralı kasaya bir dakika önce erişilmiş. Biraz önce çıktı. Parlak renk takım elbiseli adam. | Open Subtitles | ـ لقد تم السماح بالدخول للرقم 6468 منذ دقيقة ـ لقد رحل للتو ، إنه الرجل ذو الحقيبة الفضية |