Baban kendi evinde uyuyor ve ne var biliyor musun? | Open Subtitles | حسناً ، والدك سينام في منزلة ، واتعلم ماذا ؟ |
Geçen gece evinde gördüğümüz şey aynen böyleydi. | Open Subtitles | انه نفس الشئ الذى رأيناه اللية الأخرى فى منزلة |
Özellikle de polisin evinde bulduklarından sonra. Çok korkunç. | Open Subtitles | خصوصاً بعد ما وجدته الشرطة فى منزلة , إنه فقط فظيع جداً |
Çok sarhoştu ve evine götürmem için 1 0 dolar verdi. | Open Subtitles | كان ثملا جدا وأعطاني 10 دولارات لمجرد أن أوصلة الى منزلة |
1 ay önce o, Delgado'nun evine hırsızlık yapmak için girmiş. | Open Subtitles | تبين, منذ شهر ان دالجادو تعرض الى عملية سرقة فى منزلة |
Birimiz evinin güvenliğini kontrol etsin. | Open Subtitles | يجب أن تتفقد احدانا أجهزة الأمن فى منزلة |
Polisler Evini basıp, malafatını tokatlayan adamların yığınla DVD'sini bulmuşlar. | Open Subtitles | داهمت الشرطة منزلة وعثروا على أكوام من الشرائط لأشخاص يسمنون |
Sanırım. Russell kızın sürekli onun evinde kaldığını söylüyor. | Open Subtitles | اعتقد ان راسل يقول انها فى منزلة طوال الوقت الان |
Bir süreliğine gidip onun evinde oyun oynayacaksın çünkü orası okyanustan çok uzakta. | Open Subtitles | ستذهبين للعب بمنزله لفترة وجيزة لأنّ منزلة بعيداً عن الشاطئ اتفقنا؟ |
- Yani sen bir din adamına kendi evinde, onun çayını içip tatlısını yerken yalan mı söyledin? | Open Subtitles | إذاً لقد كذبت على رجل القدير في منزلة حول طاولته الشاي و الفطيرة |
Her zaman onun evinde gettodan gelme altı-sekiz kişi olurduk. | Open Subtitles | كنا دائمآ 6 أو 8 أشخاص في منزلة |
Hayır, Bay Merdle beni bu akşam evinde akşam yemeğine davet etti. | Open Subtitles | لا ، دعاني السيد "ميردل" للعشاء في منزلة الليلة. |
- Adamın evinde Konfederasyon bayrağı var. | Open Subtitles | كان يضع علم الكونفدراليه على منزلة |
Çok heyecanlıydı ve hemen onunla... evine gitmemi istedi... kızına tecavüz edildiğini söyledi. | Open Subtitles | كان منزعج جداً وطلب منى الحضور إلى منزلة بأسرع ما يمكن وأن فتاتة إغتصبت |
Çok heyecanlıydı ve hemen onunla... evine gitmemi istedi... kızına tecavüz edildiğini söyledi. | Open Subtitles | كان منزعج جداً وطلب منى الحضور إلى منزلة بأسرع ما يمكن وأن فتاتة إغتصبت |
Niye kardeşimle sevişmek için kendi evine gitmiyor ki? | Open Subtitles | لما لا يمكنة العودة الى منزلة لكى يُضاجع شقيقتى ؟ |
Onu evine kadar takip ettim. | Open Subtitles | لازلت أدير الأمر, ومع ذلك, لنتعقبةإذاعادالى منزلة. |
Birimiz Knox'un evinin güvenliğine baksın. | Open Subtitles | يجب أن تتفقد احدانا أجهزة الأمن فى منزلة |
Bana evinin orada olduğunu söyledi. | Open Subtitles | . قال أن منزلة يقع هناك |
Adamin adi Nicholas Logue, ...dün gece evinin orada vurularak öldürüldü. | Open Subtitles | (إسمة( نيكولاسلوغ.. أطُلق النار عليه وقتل أما منزلة ليلة أمس |
Hep annemin yanında kaldı. Evde oturmayı severdi. Evini çok severdi. | Open Subtitles | أنه يقيم دائماً مع أمه فأنة يحب منزلة بشدة |
Yani yapman gereken Evini kirletip dağıtabileceğimiz sadık hayranlarından birini bulmak. | Open Subtitles | هكذا كل ما عليك فعله هو ان تجد واحد من معجبيك المخلصين، نستطيع ان نحيل منزلة الى مقلب قمامة وتستغل انت أموال اصدقائة! |