"منصبي" - Translation from Arabic to Turkish

    • görevimden
        
    • işimi
        
    • yerimi
        
    • görevimi
        
    • konumumu
        
    • yerime
        
    • pozisyonumu
        
    • istifa
        
    • konumum
        
    • Mevkiimi
        
    • pozisyona
        
    • pozisyonum
        
    • pozisyonumun
        
    • pozisyonumda
        
    • pozisyonumdan
        
    İnanç Vakfındaki görevimden istifa ediyorum, şu andan itibaren. Open Subtitles أنا أستقيل من منصبي كمدير هنا في تحالف تراث الإيمان ، ويسري الأمر على الفور
    Emekliliğime 18 ay kalmıştı. Pansiyon işimi riske attın. Open Subtitles أنا على بعد 18 شهرا من سنتي الـ20 فعرضت منصبي للخطر
    Akademideki yerimi kaybetmistim çaresizdim.Bu son sansimdi. Open Subtitles أن أفقد منصبي في الأكاديمية أنا كنت يائس
    Nefret ediyorum Mağripliden herkes söylüyor yatağıma girip benim görevimi yerine getirdiğini. Open Subtitles . انني امقت ذلك المغربي و يظن الجمهور انه من تحت لحافي . اعلى منصبي
    konumumu geri kazanmazsam ihmalkar olacakmışım gibi hissediyorum. Open Subtitles أشعر وكانني مقصر في واجبي. اذا لم ابقى في منصبي.
    Beni konumumdan uzaklaştırıp yerime geçmek istiyorsunuz. Open Subtitles أنتَ تحاول أن تبعدني عن منصبي كي تأخذ مكاني
    Eğer kardeşinin evliliğini durdurmazsak kraliyet sarayında pozisyonumu kaybederim ve sen de beni kaybedersin. Open Subtitles إن لم نوقف زواج أخيكِ، فسوف أخسر منصبي في البلاط الملكي، وسوف تخسريني أنتِ كذلك.
    Bu sabah 9'dan itibaren Seattle Grace Mercy West Hastanesi cerrahi şefliği görevimden istifa etmiş bulunuyorum. Open Subtitles إبتداءً من 9: 00 هذا الصباح، استقلت من منصبي كرئيس للجراحين
    Memory Matron görevimden ayrılmak beni üzse de sizlere hizmet etmek ve güzel geleneklerimizi uygulamak benim için çok büyük onurdu. Open Subtitles بقلب مثقل يجب علي أن أستقيل من منصبي كمشرفة ذاكرة لقد كَانَ شرفاً لي
    Büyük bir üzüntü ve pişmanlık ile birlikte şuan görevimden resmen istifa ediyorum. Open Subtitles ولهذا فأنا أعلن بكل حزن وأسى بأني سوف أستقيل رسميًا من منصبي منذ هذه اللحظة
    - Filmi durduruyor ve işimi elimde tutmak için ona oral seks yapmak zorunda kalabilirim. Open Subtitles -إيقاف التصوير ، وقد أضطر لمص قضيبه للحفاظ على منصبي
    Arkadaşımı kaybetmektense işimi kaybederim daha iyi. Open Subtitles أفضّلُ خسارةَ منصبي على خسارة صديقتي.
    Birkaç dakikalığına görev yerimi terk edebilirim sanırım. Open Subtitles أظن بإمكاني ترك منصبي خالياً لدقيقة أو اثنتين
    Sonra da bir gün, senin de yardımınla, tahttaki gerçek yerimi alacağım. Open Subtitles بعونكم يومًا ما، سأتقلّد منصبي الشرعيّ على العرش.
    Kişisel sebeplerden dolayı, Belediye meclisindeki görevimi bırakıyorum. Open Subtitles لأسباب شخصية ، قررتُ أن أتخلى عن منصبي في مجلس المدينة
    Elimdeki altın, içtiğim şarap, kullandığım kadınlar konumumu korumak için girdiğim sonu gelmeyen mücadelem. Open Subtitles الذهب امتلكته، الخمر الذي شربته النساء اللواتي استخدمتهن ومعاناتي الدائمة للمحافظة على منصبي
    Ama, pediyatri bölümünde yerime geçebilecek biri yok. Open Subtitles لكن لا يوجد اي احد يمكنه ان يشغر منصبي في المستشفى
    Ya annelik izni pozisyonumu tehlikeye sokarsa? Open Subtitles ماذا لو إجازة أمومتي عرضت منصبي بالعمل للخطر؟
    Değerlendirmesi çok iyiydi, bırakmamın tek yolu, gönüllü olarak istifa etmek. Open Subtitles كان تقييمها ممتازاً، والطريقة الوحيدة لأترك منصبي هي أن أستقيل طوعاً
    Ama benim konumum nedeniyle senin de belli bir konumun var. Open Subtitles لا ، و لكنك تشغلين منصباً معيناً بسبب منصبي
    Bu nedenle Mevkiimi kullanacağım Open Subtitles لذا سأستخدم منصبي.
    Bir insan benim bulunduğum pozisyona diğer kimselerin keyfini kaçırmadan gelemez. Open Subtitles -الرجل لا يصل لمثل منصبي من دون إزعاج بعض الناس.
    Ama bütün bir ulusun ideolojisi, öğrencilerimin gündelik gerçeklikleri, hatta üniversitelerdeki kendi pozisyonum tamamen yalanlar üzerine kurulmuşken nereden başlayabilirdim? TED لكن اين ستبدأ عندما نكون ايدولوجية دولة كاملة ، والوقائع اليومية لطلابي، وحتى منصبي في الجامعات، مبنيّ كله على الكذبات ؟
    Buradaki pozisyonumun kalıcı olmasını istiyor. Open Subtitles أراد أن يجعل من منصبي هنا دائما.
    İşimden dolayı sana borçlu olduğumu da biliyorum fakat yeni pozisyonumda bana saygı göstermek zorundasın. Open Subtitles أعلم أنني مدينة لكِ بهذه الوظيفة حسنا , عليكِ احترام منصبي الجديد , موافقة ؟
    Kendimi kutsanmış ve talihli buluyorum, 15 yıl önce cesaret gösterip New York Üniversitesi'ndeki kalıcı pozisyonumdan istifa ederek anayurduma döndüğüm için. Bu inanılmaz gezileri bu sorunlu çocuklar grubuyla yapabildiğim için -- Etiyopya'dan Fas'tan ve Rusya'dan gelen çocuklar. TED وانا اشعر اني بنعمة كبيرة لدرجة انني منذ 15 عام تحليت بالشجاعة للاستقالة من منصبي في جامعة نيويورك وعدت الى هنا الى وطني حيث يمكنني ان اجول بهذه الجولات الرائعة مع هؤلاء الاطفال الذين يعانون من المشاكل والقادمين من اثيوبيا .. والمغرب .. وروسيا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more