Senden çok şey istemiyorum. - Sadece bir gün! - Anne, sana 17 yılımı verdim! | Open Subtitles | لم اطلب منك الكثير فقط اعطني يوماً واحداً |
Senden çok şey öğreniyorum. Bunlar bana bile inanılmaz geliyor. | Open Subtitles | تعلمت منك الكثير وما قدمته إلي كان مميزاً |
10 yıldır Senden çok şey öğrendim. | Open Subtitles | لقد تعلمت منك الكثير على مر العشر سنوات. |
Gelecek, senden çok fazla şey talep edecek... | Open Subtitles | إن المستقبل سوف يطلب منك الكثير |
Biliyor musun, senden çok fazla şey istemiyorum. | Open Subtitles | اوتعلمين شيئاً, لست اطلب منك الكثير |
Çok şey istediğimin farkındayım, ama seni hayal kırıklığına uğratmayacağım. | Open Subtitles | اعرف اني اطلب منك الكثير لكن سوف لن اخيب ظنك |
Din konusunda bana Çok şey öğrettiniz, ekselansları! | Open Subtitles | لقد تعلمت منك الكثير عن العقيدة |
Uçaklar Senden çok şey götürdü. Ne zaman iyi bir şeye sebep oldular? | Open Subtitles | حوادث الطائرات أخذت منك الكثير متى ستمنحك أمر حميد؟ |
Senden çok şey öğrendim hakikaten, hem de çok. | Open Subtitles | لقد تعلمت الكثير منك, الكثير جداً جداً |
Bu insanlar Senden çok şey öğrenebilirler Ray. | Open Subtitles | أنت تعلم, هؤلاء الناس... يمكنهم أن يتعلمو منك الكثير يا راي. |
Senden çok şey bekliyorlar. | Open Subtitles | إنهم يتوقعون منك الكثير |
Senden çok şey istiyorum galiba. | Open Subtitles | أنا أطلب منك الكثير |
Senden çok şey istedik. | Open Subtitles | طلبنا منك الكثير |
Çünkü dostluk güven üstüne kurulan kutsal bir bağdır. Dex, Senden çok şey öğrendim. | Open Subtitles | مبنيّ على الثقة، ويا (ديكس)، تعلّمتُ منك الكثير عن... |
Lois, Senden çok şey istediğimi biliyorum. | Open Subtitles | (لويس)، أعرف أني أطلب منك الكثير |
Bak, senden çok fazla şey istediğimi biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أني أطلب منك الكثير |
Din konusunda bana Çok şey öğrettiniz, ekselansları! | Open Subtitles | لقد تعلمت منك الكثير عن العقيدة |