| Her zaman koordinasyon içinde olup birbirlerini kontrol etmişler. | TED | وقد وجد النوعان دائمًا جنبًا إلى جنب، يبقي كل منهما الآخر تحت السيطرة. |
| En iyisi ben dahil olmadan önce birbirlerini yormalarına... | Open Subtitles | من الأفضل تركهم ينهك كل منهما الآخر قبل أن أتدخل |
| birbirlerini yakından tanıyorlar. Çocukluktan beri beraber yelken açmışlar. | Open Subtitles | ويعرف كل منهما الآخر وأبحرت معا منذ الطفولة. |
| "Oynaşırlar, şakalaşırlar ve birbirlerini severler. | Open Subtitles | يلعبان و يلهوان " " و يحب كلا منهما الآخر |
| Düğünden önce yeni evlilerin birbirini görmesi uğursuzluk mudur? | Open Subtitles | اتعني أنه من سوء الحظ ان يرى كل منهما الآخر قبل الزواج ؟ |
| birbirlerini görmeleri yasaktı . | Open Subtitles | لم يكن مسموحاً لهم رؤية كل منهما الآخر. |
| Araplar ve Batı birbirlerini yok edecekler. | Open Subtitles | العرب والغرب سيدمر كل منهما الآخر. |
| Bugün başarılı olursak, Araplar ve Batı birbirlerini yok edecekler. | Open Subtitles | ...إذا نجحنا اليوم .العرب والغرب سيدمر كل منهما الآخر |
| Sandrine onu sevdim. birbirlerini hipelöivät. | Open Subtitles | "ساندرين" والفتاة الأخرى بدأتا يلعقان كل منهما الآخر. |
| birbirlerini hak ediyorlar. | Open Subtitles | أيا كان. انهم يستحقون كل منهما الآخر. |
| Önemli olan şey birbirlerini bulmuş olmaları. | Open Subtitles | مايهم هو بأنهم وجد كل منهما الآخر |
| Demek birbirlerini bu sekilde taniyorlardi. | Open Subtitles | بتلك الطريقة يعرف كلّ منهما الآخر. |
| Demek birbirlerini bu şekilde tanıyorlardı. | Open Subtitles | بتلك الطريقة يعرف كلّ منهما الآخر. |
| Baba-kız, birbirlerini gerçekten de çok seviyorlar. | Open Subtitles | الآب و ابنته يحب كل منهما الآخر. |
| birbirlerini öldürdüler. | Open Subtitles | لقد قتل كل منهما الآخر |
| birbirlerini buldular. Bana adını söyle, lanet olası. | Open Subtitles | عثر كل منهما الآخر - قل اسمه، تباً لك - |
| Hale ve sahte Hale birbirlerini tanıyorlardı. | Open Subtitles | (هيل) و(هيل) المزيف يعرف كلاّ منهما الآخر. |
| Shoot ve Youpi birbirlerini görmüş olmalılar. | Open Subtitles | حتمًا (شوت) و(يوبي) رأى كلّ منهما الآخر. |
| birbirlerini kolluyor olabilirler. | Open Subtitles | يمكنهم تغطية كل منهما الآخر |
| Ailelerimizin birbirini desteklemesi fevkalade bir olay. | Open Subtitles | إنهُ مُدهشٌ الطريقة التي تدعم بها أسرنا كل منهما الآخر |
| Jimal ve kurbanın birbirini tanıdığına dair kanıt bile yok. | Open Subtitles | ليس هناك دليل بذلك جمال) والضحية) يعرف كل منهما الآخر |