"منيعين" - Translation from Arabic to Turkish

    • yenilmez
        
    • bağışık
        
    • bağışıklık
        
    • bağışıklığı
        
    • kurşungeçirmez
        
    • Yenilemez
        
    • bağışıklar
        
    Sizin kaleniz gücünü kullanarak, bu muhteşem silahları döverek sizleri yenilmez kılacak. Open Subtitles قاموا بتصنيع هذه الأسلحة السماوية، التي ستجعلكم منيعين.
    Neredeyse yenilmez 20 zombimiz olacak. Bir yolunu buluruz. Open Subtitles سيكون معنا عشرون زومبي منيعين سوف نجد حلا
    Etrafta bağışık olmayan o sefiller dolanırken bağışık bir üstün ırk yaratmak oldukça zor olacaktır diye düşünüyorum. Open Subtitles ـ أتخيّل بأنّه صعب جدا للبدء بجنس متفوق طبيعياً كأنصاف الآلهة المنيعة مع أولئك الغير منيعين المزعجين الباقون على قيد الحياة
    Hele ki bağışıklar dışarıdayken ve bağışık olmayanlar Ramsey tarafından kandırılmışken. Open Subtitles ليس مع الجيوش المنيعة المتجوّلة (والغير منيعين المخدوعين من قبل (رمزي
    ...ama çoğalıcıların yokedici silaha karşı bağışıklık geliştirmesini sağlayan şifreyi ayrıştırdık ve buna göre ayarlamalar yaptık. Open Subtitles لكن في النهاية,عزلنا الشفرة التي تجعل المستنسخين منيعين لسلاح التشويش و عدلناها تبعاً لذلك
    Sanırım Sandeman'ın Manticore'da, bağışıklığı olan transgenic'ler yapmış olma olasılığını kabul etmeliyiz. Open Subtitles اعتقد إنه حان الوقت لنتّقبل إحتمالية أنّ (سانديمان) جعل متحولوا (مانتيكور) منيعين
    İnsanlar o kamera kaydına bakıp kendilerine şunu sormalı, dünya, polislerle kedinin fareyle oynadığı gibi oynayan kurşungeçirmez zencilere hazır mı? Open Subtitles على هؤلاء الناس مشاهدة شريط مقدمة السيارة وسؤال أنفسهم إن كان العالم مستعداً لزنوج منيعين يقضون على الشرطة.
    Gençtiler, umutla doluydular ve yenilmez olduklarını sanıyorlardı. Open Subtitles كانوا شباباً ، وكان الأمل يملؤهم .. وظنوا أنهم كانوا منيعين
    Sen de yenilmez. Open Subtitles انتم الاثنين منيعين
    Gerçek şu ki, yenilmez değiller. Open Subtitles الفكرة أنهم غير منيعين
    Ori, belli oldu ki, yenilmez değil. Open Subtitles يبدوا أن الـ " أوراى " ، لَيسوا منيعين
    Ve sonra farkettim ki, hiçbirimiz yenilmez değiliz. Open Subtitles واستنتجت باننا لسنا منيعين
    Bir düşünsene! yenilmez olacaksın. Open Subtitles فكرى بالأمر سوف نكُون منيعين.
    Hele ki bağışıklar dışarıdayken ve bağışık olmayanlar Ramsey tarafından kandırılmışken. Open Subtitles ليس مع الجيوش المنيعة المتجوّلة (والغير منيعين المخدوعين من قبل (رمزي
    Damarlarında akan kan seni herkesten güçlü ve bağışık kılıyor. Open Subtitles الدماءفيعروقكِتجعلناأقوى .. منيعين.
    bağışık olmayanlar... Open Subtitles .. الذين ليسوا منيعين
    3 bağışık ele geçirdik. Open Subtitles .قبضناء على ثلاثة منيعين
    O bebeklerin virüse karşı bağışıklık sahibi olduğunun bir garantisi yok. Open Subtitles لا يوجد ضمان أن هؤلاء الأطفال سيكونون منيعين من الفيروس
    Onların bağışıklığı olacaktır. Open Subtitles هم سيكونون منيعين
    İnsanlar o kamera kaydına bakıp kendilerine şunu sormalı, dünya, polislerle kedinin fareyle oynadığı gibi oynayan kurşungeçirmez zencilere hazır mı? Open Subtitles على هؤلاء الناس مشاهدة شريط مقدمة السيارة وسؤال أنفسهم إن كان العالم مستعداً لزنوج منيعين يقضون على الشرطة.
    Yenilemez gibiydik. Open Subtitles اعتقدت أننا كنّا منيعين
    Silah önce çalıştı, ama çoğalıcılar uyum sağladılar. Şu anda bağışıklar. Open Subtitles السلاح نفع في البداية,لكن المستنسخين تأقلموا عليه على الفور,أنهم منيعين مرة آخرى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more