Şimdi soru şu Sevdiğin kız için bunu yapacak cesaretin var mı? | Open Subtitles | السؤال هو أتجرؤ على فعل هذا من أجل الفتاة التي تحبها؟ |
Prens, sevdiği kız için hayatını feda etti. | Open Subtitles | الأمير ضحى بحياته من أجل الفتاة التي أحبها |
Sevdiğim kız için vücudumdaki her kemiği 100 kere kırarak. | Open Subtitles | بكسر كلّ عظمة في جسدي مئة مرّة من أجل الفتاة التي أحبّها. |
Sevdiğim kız için vücudumdaki her kemiği 100 kere kırarak. | Open Subtitles | بكسر كلّ عظمة في جسدي مئة مرّة من أجل الفتاة التي أحبّها |
George ise aylardır uğraştığı bir kız için düğününü iptal etti. | Open Subtitles | و (جورج) ألغى زواجه من أجل الفتاة التي يريد منذ أشهر |
Bir zamanlar olduğum kız için ağlıyorum. | Open Subtitles | إنهم من أجل الفتاة التي كُنت من قبل |