"من أجل سلامة" - Translation from Arabic to Turkish

    • güvenliği için
        
    • sağlığı için
        
    • refahı için
        
    • iyiliği için
        
    • selameti için
        
    İşler kızışıyordu. Bu herkesin güvenliği içindi. Herkesin güvenliği için. Open Subtitles كانت الأمور تزداد حدة كان هذا من أجل سلامة الجميع
    Köpeğin güvenliği için tasmanın voltaj düzenleyicisi vardır. Open Subtitles من أجل سلامة الكلب للطوق منظمة للطاقة تمنع دفقها
    Çocuklarınızın güvenliği için uygulamamı istediğiniz kanun. Open Subtitles هو القانون ذاته الذي تطلبين مني تطبيقه من أجل سلامة أطفالك،
    Mahallenin huzuru ve bu hanımların akıl sağlığı için sessizce temizleyelim, tamam mı? Open Subtitles من أجل سلامة الحي و من أجل سلامتهم العقلية لنقم فقط بالتنظيف
    Ailenizin refahı için bir şeyler yapabiliyor olsanız iyi olur. Open Subtitles حسنا ،عليك أن تفعل شيئا، من أجل سلامة عائلتك
    Hepimizin iyiliği için arabana atla ve buradan git. Open Subtitles , اركبي في السيارة و ارحلي من أجل سلامة الجميع
    Operasyonun selameti için ayrık ekipler, ayrı görevler. Open Subtitles فرق مختلفه لديها أعمال مختلفة من أجل سلامة العملية
    Ailemin güvenliği için evden uzak olmalıyım. Open Subtitles يجب أن أبتعد عن البيت من أجل سلامة عائلتي.
    O yüzden ikimizin de güvenliği için ben erteleyelim derim. Open Subtitles لذا... من أجل سلامة كِلينا، أقول أن نمتنع عن ذلك.
    Bu işe bulaşan herkesin güvenliği için... ajanlarınızın daha kavrayamadıkları bir alanda manevra yapmalarına... izin veremeyiz. Open Subtitles من أجل سلامة كل من هو معني لا يمكننا السماح لعملائك ان يقوموا باي مناورات بداخل منطقة لا يفهمونها
    Fakat Rohan'ın güvenliği için, ondan istifamı resmi duyuru yapmasını isteyeceğim. Open Subtitles ولكن من أجل سلامة روهان، وسأطلب منه عدم الإعلان علنا عن استقالتي.
    İstasyon herkesin güvenliği için kilitlendi. Open Subtitles تم تأمين المحطة بالكامل من أجل سلامة الجميع
    Ama bence durum, çocuğun güvenliği için... acil bir çözüm bulmamız gerektiğini gösteriyor. Open Subtitles لكنني اعتقد أن الظروف كانت تدعو لإجراء فوري... من أجل سلامة الطفل.
    Çocukların güvenliği için kilidi yok. Open Subtitles إنه لا يغلق من أجل سلامة الأطفال
    Torunumun güvenliği için, sana kan yeminimi veriyorum. Open Subtitles من أجل سلامة حفيدتي أقسم لك بدمي
    Rafael'e karşı kararlı olacağım. Bunun bebeğin güvenliği için olduğunu söyleyeceğim. Open Subtitles سأكون حازمة مع (رافاييل) سأخبره أن ذلك من أجل سلامة الطفل
    Hong Kong insanının güvenliği için, DC8 gitmeli. Open Subtitles من أجل سلامة مواطني هونغ كونغ، يجب التخلص منه DC8.
    Roma'nın sağlığı için Senato'nun kanı akıtılmalı. Open Subtitles من أجل سلامة (روما) يجب أن يُحلّ المجلس
    Roma'nın sağlığı için Senato'nun kanı akıtılmalı. Open Subtitles من أجل سلامة (روما) يجب أن يُحلّ المجلس
    Ailelerin barış ve refahı için. Open Subtitles من أجل سلامة وازدهار عائلاتهم
    Kardeşliğimizin iyiliği için bir daha asla çifte randevu olmayacak diye yemin etmiştik. Open Subtitles لا , أقسمنا من أجل سلامة علاقتنا أننا لن و أبداً نسأل بعضنا الخروج في موعد مزدوج
    Yarın hep birlikte tapınağı ziyaret edip sınıfımızın selameti için dua edeceğiz. Open Subtitles سنشد الرحال إلى المعبد غداً ونتضرع جميعاً من أجل سلامة الصف

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more