Zira 1916 Mart'ından sonra Almanya'dan ona hiç teçhizat ulaşmamıştı. | Open Subtitles | لم تصله إمدادات من ألمانيا بعد شهر مارس عام 1916 |
Neyse ki çalışmalarının çoğuyla Naziler iktidarı ele geçirmeden Almanya'dan kaçabilmeyi başarmış. | Open Subtitles | ولله الحمد، قد تمكن من الخروج من ألمانيا قبل تولي النازيين السلطة. |
Henüz bir karara varılmadı fakat Almanya'dan epey çirkin raporların duyumunu alıyoruz. | Open Subtitles | تم يتقرر شيء بعد، لكننا نسمع بعض التقارير قبيحة جدا من ألمانيا. |
Nereye gidersek gidelim, bir fark yaratabileceğimiz düşüncesiyle Almanya'dan Bolivya'ya döndüm. | TED | عدت من ألمانيا إلى بوليفيا، معتقدا أنه وأينما ذهبنا، فإننا نملك فرصة لإحداث فرق ما. |
Ve onu Almanya'ya göndermişler.. ve 24 saat sonra onu Almanya'dan Walter Reed'e göndermişler. | TED | وأرسلوه إلى ألمانيا. وبعد 24 ساعة أرسلوه من ألمانيا إلى والتر ريد. |
Suikast esnasında havada, ABD semalarında... koca bir savaş birliğinin üçte biri Almanya'dan dönüyordu. | Open Subtitles | وثلث فرقة قتالية كان يعود من ألمانيا وطائراتهم في الهواء فوق الولايات المتحدة في وقت إطلاق النار |
Buna karşılık, Polonyalılar, Doğu Almanya'dan pay alacaklardı. | Open Subtitles | وعلى سبيل التعويض، فإن البولنديين سيجتزئون أرضًا من ألمانيا الشرقية |
Karısı ve bir arkadaşı Almanya'dan 900 tüfek toplamışlardı. | Open Subtitles | وعلى متن يخته ، زوجته وصديق له و معهم 900 بندقية جلبوها معهم من ألمانيا |
Alman olduğunuzu söylemiştiniz. Almanya'dan ne zaman ayrıldınız? | Open Subtitles | لقد قلت أنك من ألمانيا متى رحلة من ألمانيا ؟ |
Almanya'dan buraya, birçok bürokratik işlem olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | من ألمانيا أيضاً، أعلم أن هذا الكثير من الروتين الحكومي |
Almanya'dan gitmeme yardımcı olacağını sanıyordum. Gittikçe zorlaşıyor, kolaylaşmıyor. | Open Subtitles | إعتقدت أنك سوف تساعدنى فى الخروج من ألمانيا ولكن الأمور تزداد صعوبه .. |
Onu Almanya'dan çıkarmam bana pahalıya mal olacak şuan sana bunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | سوف أتكلف الكثير من المال كى أخرجها من ألمانيا |
Almanya'dan gelen ilk kurbanlar Fritz ve Johanna Dietrich, 10 gün önce bulundu. | Open Subtitles | الضحايا الأوائل فريتز و جوانا ديتريك عثر عليهما قبل 10 أيام هما في زيارة من ألمانيا |
Hayır. Bu önemli bir enstrüman, Almanya'dan gelmiş. | Open Subtitles | لا, إنها أداة موسيقية مهمة لقد أتى من ألمانيا |
Bismarck mücevher koleksiyonu. Bu dün Almanya'dan yollandı. | Open Subtitles | ولكـن وصلــت مجموعة من ألمانيا ليلة البارحة |
Halil getirdi Almanya'dan. Crystal Gayle. | Open Subtitles | انظري، لما اشتريته، جلبه خليل من ألمانيا |
Ve siz bana komşum hakkında bilgi verdiniz, Doğu Alman casusları ve muhbirleri konusunda. | TED | وقد أخبرتنا توك عن جاري، الجواسيس والعملاء من ألمانيا الشرقية. |
Almanım. | Open Subtitles | أنا من ألمانيا |
FAC'den gelen yeni DAC vatandaşları işte buraya park ediyorlar. | Open Subtitles | هنا يحطّون الرحال، مواطنين جدد في الجمهورية الديمقراطية قادمين من ألمانيا الغربية |
- Kız Doğu Almanyalı'ya benziyor muydu? | Open Subtitles | -هل يبدو عليها أنّها من ألمانيا الشرقية؟ |
Ve ülkelerin karbon emisyonları listesine gemi taşımacılığı emisyonlarını koyarsanız, yaklaşık altıncı sırada gelir, Almanya'ya yakın bir yerde. | TED | و إذا وضعت انبعاثات النقل البحري على قائمة انبعاثات الكربون للدول، ستأتي تقريبا في المركز السادس، قريبا من ألمانيا. |
Evlerine FAC vatandaşı almak isteyen yurttaşlarımızın bölge elçiliklerine başvurmaları gerekmektedir. | Open Subtitles | يرجى من المواطنون المستعدّون لاستقبال مواطنين منفيين من ألمانيا الغربية التصريح عن ذلك لدى مفوضّ القطاع الخاص بهم |