"من الآلاف" - Translation from Arabic to Turkish

    • binlerce
        
    On binlerce insan bunu haftalık olarak yaparsa, durdurulamaz bir güç olursunuz. TED وعندما يفعل ذلك العشرات من الآلاف من الناس بشكل أسبوعي، تصبحون قوة لا يمكن إيقافها.
    Algoritmalarımıza farklı etnik gruplardan, yaşlardan, cinsiyetlerden gülümsediğini bildiğimiz on binlerce örnek veririz ve aynısını zoraki tebessüm için de yaparız. TED أضفنا لخوارزمياتنا العشرات من الآلاف من الأمثلة لأشخاص نعلم أنهم يبتسمون بحق، من مختلف الأعراق والأعمار والأجناس، ونفس الشيء للبسمة الصفراء.
    Bu süreçte ben de dâhil on binlerce insana hayat boyu sürecek tutkular kazandırdı. TED و على المدى البعيد، أوردت العشرات من الآلاف من الأشخاص بعشقٍ لطول الحياة، أنا نفسي أيضًا.
    Düşüncemiz binlerce farklı evrenden, küçük miktarlarda enerji almaktı, böylece... bir tek evrenle savaşa girme olasılığımız azalacaktı. Open Subtitles الفكرة كانت أن تسرق كميات صغيرة من الطاقة من الآلاف من الأكوان المختلفة وبالتالي تقليل النتيجة العرضية في أيّ واحد
    Yardıma muhtaç binlerce kişi var, efendim. Open Subtitles العديد من الآلاف بحاجة إلى راحة البال يا سيدي
    Sonra da reis, senin, hile yaparak insanlardan binlerce dolar çaldığını öğrendi. Küçük miktarlarda. Open Subtitles ثم اشتعلت رئيس ولاية ديلاوير لك الغش العشرات من الآلاف من الدولارات.
    ...internette onun adına adanmış birçok hayran sayfası ve yüz binlerce üyesi bulunan bir Facebook sayfası bulunuyor. Open Subtitles ولديه عدة معجبين على الإنترنت كرست له و مجموع الأعضاء في صفحة الفيس بوك مئات من الآلاف
    Yüzyıllardır vampirlerin vahşetine uğrayan binlerce, milyonlarca kişilerden yalnızca ikisiyiz. Open Subtitles نحن اثنتين من ضمن بحر من الآلاف ملايين ممن تم تعذيبهم على أيدي مصاصي الدماء لقرون من الزمن
    Otoriter bir anne, ortalıkta olmayan bir baba binlerce beklentinin verdiği ağırlık. Open Subtitles أم متغطرسة, أب غائب، ووزنٌ من الآلاف من التوقعات.
    Bizimle birlikte olan yüz binlerce insanla birlikte Washington'a geri döndük ve kongre üyeleriyle, senatörlerle görüştük Open Subtitles هذا ما يجب أن يكون عليه العالم لذا من المئات من الآلاف من الأشخاص الذين معنا
    Kendi evreninin haritasını, suda algıladığı binlerce kimyasalı kullanarak oluşturuyor. Open Subtitles خريطة عالمه بُنِيَتْ من الآلاف من الموادّ الكيميائيّة فإنه يستطيع الكشف في المياه.
    Bu duvarlar arasında ise binlerce silahsız var. Open Subtitles هناك العديد من الآلاف داخل هذه الجدران الذين ليسوا مسلحين.
    Bu da binlerce kişiden birinin kaynak olabileceği anlamına gelir. Open Subtitles مايعني أن أي شخص من الآلاف هنا يمكن أن يكون المصدر.
    Bu mortgage bonoları binlerce mortgage'ı birleştirerek yapıImadı mı? Open Subtitles مهلاً، أليست تلك السندات مؤلفة من الآلاف والآلاف من الرهون العقارية؟ أجل.
    Bilirsiniz, her Cumartesi ve Pazar, yüz binlerce insan her sonbaharda maçları izlemek için futbol stadyumlarında toplanıyor. Ve ben kimsenin bir futbol maçına bakıp şöyle bir yorum yapan birini görmedim, TED كما تعلمون فكل سبت وأحد، مئات من الآلاف من الأشخاص كل خريف يتجمعون في ملاعب كرة قدم ليشاهدوا الألعاب. ولم أشاهد أبدا أي شخص يعلق وهو ينظر للعبة كرة قدم،
    Bu onu binlerce kişinin yaşadığı şehrin yöneticisi ve işleticisi yapar. TED هذا يجعلها المديرة - والمحركة - لمدينة مكونة من الآلاف.
    Hüküm giymiş muhtemelen binlerce, belki daha da fazla masum insan vardır. Open Subtitles "هناك الآلاف من الناس البريئة التي تُتههم بتهم باطلة وربما يوجد أكثر من الآلاف" "لماذا ؟"
    İnsanlarımız binlerce sene önce senin Mısır'ını ziyaret etmişti. Open Subtitles شعبنا زار مصر من الآلاف السنين
    Hoess de, Auschwitz'te, Dr. Eberl'in Treblinka'da karşılaştığı üst üste yığılmış binlerce cesedi yok etmek gibi bir sorun yaşıyordu. Open Subtitles في "آوشفيتس" واجه هيس" نفس الصعوبة" التي واجهت الدّكتور "إيبرل" في "تريبلنكا" وهى التخلّص من الآلاف والآلاف من الأجساد
    Bir sonraki bomba patladığında, ve binlerce insan daha öldüğünde bunu mümkün kılanın ben olduğumu herkes hatırlayacak. Open Subtitles عندما تنفجر القنبلة التالية ويموت المزيد من الآلاف... سيتذكر الجميع أننى كنت مَن جعل ذلك ممكناً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more