"من الارض" - Translation from Arabic to Turkish

    • yerden
        
    • Dünya'dan
        
    • Dünyadan
        
    Bilmem. Saçını koklarım. Eğilip yerden bir şey almasını isterim. Open Subtitles و تلتقط الاشياء من الارض كل شيىء مكتوب فى التوبيخ
    Kapıyı açtı ve penceresi olmayan 6 metreye 6 metre bir odaya girdik. Odada yerden tavana kadar uzanan raflar ve bu rafların her birinde Maya seramik koleksiyonunun parçaları bulunmaktaydı. TED وفتح الباب , ومشينا الى نوافذ 20 في 20 قدما غرف مع رفوف تمتد من الارض الى السقف يزدحم كل رف بمجموعته من خزفيات المايا
    Ateş etmek için yerden 30 santim yukarıya yarıklar açmış. Open Subtitles وحفر الكثير من فتحات اطلاق النار على ارتفاع حوالى قدم من الارض
    Uh, Sagan Enstitüsü'ne Dünya'dan bir kutlama görüntüsü yapmalarını istedik eğer "kuramsal olarak" başka bir dünyaya gitselerdi. Open Subtitles نعم لقد طلبنا من معهد ساجان ان يتخيل، تحية من الارض ان امكن ارسالها لمكان بعيد افتراضيا
    Bizler gezginiz. Dünya'dan geldik, geçitten. Open Subtitles نحن مستكشفون , اتينا عبر بوابة ستار جيت من الارض
    Ve bazen bir merdiven, Dünyadan cennete uzanabilir. Joseph! Open Subtitles واحيانا ينقلنا السلم من الارض الى السماء
    Tanrım Grady, ne yapıyorsun sen? yerden uzaklaş! Open Subtitles بحق المسيح ,كرايدي ماذا تفعل ,قم من الارض
    Kalktıktan sonra bir avcı gibi yerden 30 fit yükseklikte uçacaksınız. Open Subtitles وعندما تفعلها لاول مرة ستتعلم الطيران بها كأفضل مقاتل علي إرتفاع 30 قدم من الارض
    Neler olup bittiğini yerden öğrenemiyorsak belki havadan öğrenebiliriz. Open Subtitles ان لم نستطع ان نعرف مايحصل من الارض فربما نستطيع من الجو
    Ayak yarışında, yüzmede tırmanışta, arabaya binişte, arabadan inişte yerden bozukluk almakta, tabağı geri vermekte. Open Subtitles التسلق, الدخول الى السيارة , الخروج من السيارة اخذ ربع دولار من الارض ابعاد الصحن
    yerden Gökyüzüne çıktıklarında artık ailelerini izleyemezler. Open Subtitles بينما هم ينتقلون من الارض الى السماء لا يمكنهم مراقبة عائلتهم
    Tüm adamlar onda, tüm ekipmanlar onda ama son altı haftadır yerden çamurdan başka bir şey çıkartamıyor. Open Subtitles لديه جميع الرجال , وجميع المعدات ولكنه لم يستخرج أي شيء من الارض في آخر 6 اشهر
    Seni yeniden yerden göğe yükseltecek bir hanım ve tüm dünya adalet ve aşk dolu altın bir çağı öğrenecek. Open Subtitles -عشيقة سترفعك من الارض الى السماء -و كل العالم سيعيش عصرا ذهبيا من العدالة و الحب
    Ve sen, tatlım. yerden bir şeyler yemeyi bırakman gerekiyor. Open Subtitles وأنت حبيبي توقف عن أكل الاشياء من الارض
    Onu yerden toplamak zorunda kaldım, Miranda, parça parça! Open Subtitles لقد كان عليّ أن احمله من الارض يا ميرندا على هيئة قطع!
    Şimdi risottoyu yerden toplayıp yemem gerekecek! Open Subtitles الان سيتوجب علي جمعه من الارض لأكله
    Daha ziyade atalarınız onun tarafından Dünya'dan buraya getirilip köleleştirilmiş. Open Subtitles الأرجح أنه استعبد أجدادك واحضرهم إلى هنا من الارض
    Dünya'dan 100 ışık yılı uzakta bir gamma-ışını patlaması olsa yayılan gamma-ışınlarının parlaklığı Güneş'in yaklaşık 500 katı olur. Open Subtitles إذا حدث إنفجار جاما على بعد 100 سنه ضوئية من الارض عندها سيصبح أكثر بريقا من الشمس ب 500 مرة وتنبعث منه أشعة جاما
    Bir çift istedim ama görev için önemli olanlar dışındaki şeylerin Dünya'dan gelmesi çok vakit alıyor. Open Subtitles لقد قمت بطلب اثنين ولكنها تاخذ وقت طويل للحصول على شئ من الارض فهذا ليس ضروري لنجاح تلك المهمة.
    Dünyadan elektronik bir iletişim. Tüm zamanlara ait. Open Subtitles اتلقى اتصال الكتروني من الارض من كل الازمنه
    Sadece Dünyadan yarışmacı almışlar. Open Subtitles ملكه جمال فنلندا _ دائما متسابيقيهم من الارض _
    Dünyadan Brint'e, emin değilim. Open Subtitles من الارض لبرينت-لست متاكد انك علمت انه مزحة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more