500 bin kilometre sınırdan daha azına sahibiz. | TED | لدينا أقل من 500,000 كيلومتر من الحدود. |
Sözleşmeyi imzalayalım, orduyu sınırdan geri çekerim. | Open Subtitles | أوافق ألا أغزو أوسترليتش نوقّع، ثم أسحب قوّاتي من الحدود |
Bu kasabayı seçmesinin tek sebebi Sınıra çok yakın olması. | Open Subtitles | السبب الوحيد لإختياره هذه المدينة هو أنها قريبة من الحدود |
Sınır Devriyesi, Sınırın bizim tarafında çoklu cinayet vakası tespit etmiş. | Open Subtitles | حرس الحدود إكتشفوا حادثة قتل جماعية في هذا الجانب من الحدود |
Kanada sınırından Rio Bravo'ya kadar uzanan bölgede, Onbin Kızılderili; | Open Subtitles | "و من الحدود الكنديه حتى "ريو برافو هناك 10000 هنديآ |
Sınırı geçtikten sonrası çok daha güzeldir. | Open Subtitles | انها أكثر جمالا على الجانب الآخر من الحدود. |
Seni Sınır'ın bu tarafında tutsak etmek istiyorlar. | Open Subtitles | يريدون ان يحاصروك علي هذا الجانب من الحدود. |
Ama senin çiftliğinin tarafından değil. Doğrudan sınırdan geldik. | Open Subtitles | ولكننا لم نأتى من اتجاه مزرعتك لقد أتينا مباشرة من الحدود. |
sınırdan Meksikalıların sığırını çalıyorlarsa bundan sana ne? | Open Subtitles | لماذا يزعجك تهريبهم للماشية المكسيكية من الحدود ؟ |
sınırdan atlayanları işe... almanın yasal olmadıgını bilmiyor musun, seni piç! | Open Subtitles | ألا تعلم أن هظا غير قانوني لتشتروا قمصاناً من الحدود ؟ .. |
Bu adam kokaini sınırdan geçirmeme karşılık 5000 dolar verdi. | Open Subtitles | هذا الرجل دفع لى 5000 دولار لأعبر ببعض الكوكايين من الحدود. |
Bulabilsem kapattırırım. Eğer evler ilk duraksa, Sınıra en yakın olanlardan incelemeye başlamalıyız. | Open Subtitles | حسناً، إذا كان يمثّل وقفتهم الأولى فيجدر بنا البدء بالمنازل القريبة من الحدود |
Teksas'ta Sınıra yakın Bir terkedilmiş kasabada yapılır 8 polis gitti Bombalarda uzmanlaşmak üzere | Open Subtitles | في تكساس، حيث قرية مهجورة بالقرب من الحدود المكسيكية كان هناك ثمانية رجال شرطة تخصصوا في المتفجرات |
Iraklı çocuklar insin! Neredeyse Sınıra geldik | Open Subtitles | الأولاد العراقيين أخرجوا الآن لقد اقتربنا من الحدود |
Eminim ki kendini vatansever sanıyorsun ve bir uyuşturucu savaşını idare ettiğini sadece Sınırın diğer tarafında kan döküldüğünü düşünüyorsun. | Open Subtitles | وأنا واثق جدا أنّك تدعو نفسك وطنيًا وتخبر نفسك أنّك تسيّر حرب مخدرات وتبقي الدم على الجانب الآخر من الحدود |
Sınırın iki tarafında da bir sürü hasmane ilgi çekecektir. | Open Subtitles | وهذا يجذب الكثير من الإنتباه على كلا الجانبين من الحدود. |
Sınırın diğer tarafında da işlerin zor olduğunu duyuyorum hem. | Open Subtitles | سمعت أن الأمور غدت صعبة على جانبكم من الحدود أيضا |
Meksika sınırından son haber. | Open Subtitles | آخر الأخبار من الحدود بين أمريكا و المكسيك |
İnsanları Karnataka sınırından getirip yasa dışı işlerinde çalışıtırıyor. | Open Subtitles | لأنه يجمع الناس من الحدود ولاية كارناتاكا .. .. وتدير كل ما قدمه من أعمال غير شرعية. |
Genellikle eroin Punjap sınırından Mumbai'ye geliyor. | Open Subtitles | غالبية الهيروين في مومباي يأتي من الحدود البنجاب. |
Kendi gözlerimle gördüm adamım. Beni buradan götürmelisin Leo. Sınırı geçmeliyim. | Open Subtitles | رأيت ذلك يا رجل، عليك أن تخرجني من الحدود |
Sınır'ın diğer tarafında, Westland'daydım. | Open Subtitles | لقد كنت بالجانب الاخر من الحدود, في "ويستلاند". |
Sayemde sınırda uyuşturucu ticareti yaparak... - ...para kazanmayı öğrendi. - Aynen. | Open Subtitles | نعم معى لقد وجد المنزل الذى يمكنة كسب المال من الحدود |
Sözün özü, hala sınırlarla, duvarlarla çevrili, beraber harekete geçemeyen devletlerin dünyasında politik yaşıyoruz hayatımızı. | TED | بيت القصيد هنا لا نزال نعيش سياسياً في عالم من الحدود عالم من الحوائط عالم حيث ترفض الدول ان تعمل معاً |