Belki biraz ahududu, biraz çikolata eklemek istersiniz? | TED | هل تريد القليل من التوت هنا ، القليل من الشوكولاته هناك؟ |
Herkese bir kapak şarap ve bir parça çikolata. | Open Subtitles | كوب واحد من النبيذ ومربع واحد من الشوكولاته |
çikolata küçük dalGalar halinde başımızın üstünden Geçiyor. | Open Subtitles | لقد اخبرتكم. الان ذلك اللوح من الشوكولاته يطير بالهواء بملايين الاجزاء الصغيرة. |
Ben, böreğin, soyalı içeceğin ve üç dilim Alman Çikolatalı pastan. | Open Subtitles | بن، هاهي الحلويات ثلاث قطع من الشوكولاته الألمانيه |
Çikolatalı değilse tabi. Çikolatalı mı? | Open Subtitles | ما لم تكن من الشوكولاته هل هي من الشوكولاته ؟ |
Ekstra kremalı duble beyaz Çikolatalı mochanız. | Open Subtitles | جرعة مضاعفة من الشوكولاته البيضاء مع كريمة اضافية |
onu ülkesine daVet etti Ve ondan kendisi için çikolatadan bir şato inşa etmesini istedi. | Open Subtitles | وطلب منه ان يستمر بمسيرة حتى الهند ويبنى قصراً كله من الشوكولاته |
Bana bir fincan sıcak çikolata yaptı. | Open Subtitles | احضرت لى كأس فعال من الشوكولاته الساخنة. |
Böğürtlen ve frambuazları çikolata hamurunda ezin. | Open Subtitles | تقوم بهرس ترت العليق و توت بري. داخل عجينة من الشوكولاته. |
5 çeşit çikolata aldım ve bebek bezlerinde erittim. | Open Subtitles | لقد أخذت 5 أنواع من الشوكولاته و قمت بتميعيها في هذه الحفاظات |
Ben çikolata olacağını düşünmüştüm. Hatırlamıyorum bile. | Open Subtitles | أعتقد بأنه سيكونُ هناكَ بعضاً من الشوكولاته لم أعد أتذكر ما الذي حدث |
Vanilya kepçesi, çikolata kepçesi, zamanımı harcama! | Open Subtitles | ملعقة من الفانيليا ملعقة من الشوكولاته لا تصيعوا وقتي |
Paketli çikolata. Duvarlar bej rengi. | Open Subtitles | ذلك النوع من الشوكولاته الذي يأتي في علبة |
Ben krem brule ve bolca Çikolatalı truffle mantarı yemeye gidiyorum | Open Subtitles | سوف أكل الكريم ,ورقم كبير من الشوكولاته |
Çikolatalı abur cubur çantamıza gidip... | Open Subtitles | لدينا مربع السفر من الشوكولاته الحلويات، وانا ذاهب الى... |
Selam, ben iki ayı pençesi, bir Çikolatalı çörek... | Open Subtitles | مرحبا، أريد في قطعتين من مخالب الدب، وكعكة من الشوكولاته... |
Wonka botonlara Ve Çikolatalı ekmeklere ihtiyacımız Var. | Open Subtitles | نحن بحاجة الى الكثير من ألواح حلويات (ونكا) ونفذ من لدينا الطيور المصنوعة من الشوكولاته. |
Benim için Çikolatalı ve üzerine sprinkle lütfen. | Open Subtitles | تبدو لذيذة ،اريد يا (آل) كرة من الشوكولاته والكاراميل |
Bir dilim istiyorum. Çikolatalı. | Open Subtitles | -أنا أريد قطعه من الشوكولاته |
100 oda olacak Ver herşey ya beyaz ya da siyah çikolatadan yapılacak. | Open Subtitles | سيكون لدينا 100 غرفة وكل شيء سيبنى من الشوكولاته البيضاء او السوداء |
Organik maddeyi çikolatadan nasıl ayırabileceğimi bilmiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعرف كيف يمكن فصل المواد العضوية من الشوكولاته |