"من الكائنات" - Translation from Arabic to Turkish

    • tür
        
    • organizmalar
        
    • çeşit
        
    • türün
        
    • organizma
        
    • resiflerindeki
        
    Dünya üzerindeki yaşamın birinci milyar yılı veya daha fazlası sadece Archea'dan ve bir diğer tür tek hücreli organizma, bakteriden oluşuyordu. Open Subtitles في المليار سنة الأولى من الحياة على الأرض كانت الحياة تتكون من الأركيا فقط و نوع آخر من الكائنات وحيدة الخلية البكتيريا
    Bu tek bir buz parçasında, 300 tür mikroorganizma yaşıyor. TED في تلك القطعة مثلاً تجد اكثر من 300 فصيل من الكائنات الدقيقة
    Ve görevi de, yaşayan organizmalar toplamaktı. Open Subtitles لإستكشاف هذه الظاهرة وفي هذه الحالة لجمع عينات من الكائنات الحية
    Dünya üzerindeki en yaşlı kayalardaki kalıntılara göre bu tip organizmalar 3.7 milyar yıldır varlar. Open Subtitles تشير الدلائل الأحفوريّة في معظم الصخور القديمة على الأرض أن هذا النوع من الكائنات
    Ve bize göre bu, gerçekte ilginizi gerektiren şeylerden dikkatinizi uzaklaştırmaya çalışan bir çeşit kötü yaratık, ancak aynı zamanda yardıma çok ihtiyacı olan bir figür de olabilir. TED و هكذا بالنسبة لنا هذا نوع من الكائنات الشريرة الذي يحاول أن يشتت انتباهك عن الأمور التي تحتاج إليه بالفعل، لكنه قد يكون شخصية تحتاج إلى الكثير من المساعدة.
    Diğer bir çok türün aksine, insanlar beğenilmek için davranışlarını diğerlerinin varlığına uydurma eğilimindedir. TED على عكس العديد من الكائنات الأخرى، يميل البشر لتغيير سلوكهم في وجود الآخرين للحصول على الاستحسان.
    Sizin kan örneğinizde Argosyalılardan daha çok organizma olduğunu gördük. Open Subtitles عينة دمك يوجد بها الكثير من الكائنات بالمقارنة مع الأرغوسيين
    Tüm enerjimi, derin mercan resiflerindeki yeni türleri bulmaya yöneltmeliydim. Şimdi, bir mercan resifini düşünecek olursanız, çoğu insanın aklına bu gelir-- TED ركزت بكل طاقتي من أجل القيام بالبحث عن أنواع جديدة من الكائنات على الشعاب المرجانية العميقة. الآن عندما تفكرون في الشعاب المرجانية، وهذا مايفكر به معظم الناس
    Bir diğer ilginç şey de sahip olduğumuz beyinsapı bir dizi diğer tür tarafından da paylaşılıyor. TED وشيئ اخر مثير للاهتمام ان جذع الدماغ الذي لدينا مشترك مع اصناف من الكائنات المختلفة الاخرى.
    Okyanusun derinliklerinde keşfedilmemiş sayısız tür var ve alacakaranlık bölgesindeki hayat Dünya iklimiyle iç içe geçmiş durumda. TED هناك العديد من الكائنات التي لم يتم اكتشافها بعد في أعماق البحار، والحياة في منطقة الغسق مرتبطة بمناخ الأرض.
    Biz ise bir yağmur ormanını böyle görüyoruz, kaleydoskopik renkler bizlere birbiriyle yaşayan birçok tür olduğunu söylüyor. TED هذا هو كيف نرى الغابة الممطرة في لون يخبرنا أن هنالك العديد من الكائنات الحية تعيش مع بعضها.
    Dünya üzerinde bir çok zeki tür vardır ama sadece bir tanesi teknolojiye erişmiştir. TED على الأرض، هناك العديد من الكائنات الذكية، ولكن واحدًا فقط هو من أنجز التكنولوجيا.
    Dünya’da ki bir avuç tür gizemli gibi görünen bir şeyi paylaşırlar: adet döngüsünü. TED تتشارك أعداد قليلة من الكائنات على الأرض، سمة تبدو غامضة وهي : الدورة الشهرية.
    Umarım sizde, hem GD sivrisinekler hem de günümüzde çok tartışmalı olan diğer genetiği değiştirilmiş organizmalar konusunda kendi araştırmanızı yapma merakı uyandırmışımdır. TED وآملُ أن ما قمتُ به آثار فضولكم بما فيه الكفاية لبدء تحقيقاتكم الخاصة، ليس فقط نحو البعوض المعدّل وراثيًا ولكن لغيرها من الكائنات المعدّلة وراثيًا المثيرة للجدل اليوم.
    Ama işe bakın ki, bunu tığ işiyle yapmamızın aslında iyi bir sebebi var, çünkü mercan resiflerindeki tüm organizmalar özel türden bir yapıya sahiptir. TED لكن وضح أن هناك سبب وجيه للغاية عن لماذا نقوم بحياكتها بالكوريشيه لأن العديد من الكائنات في الشعب المرجانية لديها نوع محدد من الهياكل.
    Mantar türlerini bir düşünün - mantarlar, paslar, küfler ve birçok hastalık yaratan organizmalar da buna dahil. TED بالنظر الى الفطريات-- ضمنها المشروم، الصدأ، العفن والعديد من الكائنات التي تسبب الأمراض.
    Ama onu bir çeşit büyük organizma olarak da düşünebiliriz. TED لكن يمكن التفكير بها كنوع من الكائنات الضخمة.
    Belki bir çeşit şeytan. Şeytanlar yalan söyler. Open Subtitles ربما هو نوع من الكائنات الشيطانية و الكائنات الشيطانية تكذب
    Karıncaların yakın zamanda icat ettiğimize benzer bir algoritmayı kullanıyor olması ilginçtir; ancak bu bildiğimiz bir avuç karınca algoritmasının sadece bir tanesi. Karıncaların gerçekten iyi olan bir çoğunu geliştirmek için 130 milyon yılı vardı ve sanıyorum, diğer 12 bin türün bazısı şimdiye kadar duymadığımız veri ağları için ilginç olacak algoritmalara sahip olacaklar. TED من المذهل أن النمل يستخدم خوارزميات مشابهة إلى حد ما لواحدة اكتشفناها مؤخرًا، لكن هذه واحدة فقط من عدة خوارزميات للنمل نعلم عنها، وقد استغرق النمل 130 مليون سنة ليطوّر خوارزميات جيدة، وأعتقد أنه من المحتمل جدًا أن بعض الـ 12000 نوع من الكائنات الأخرى تمتلك خوارزميات مذهلة لبيانات الشبكات التي لم نفكر فيها حتى الآن.
    (Kahkahalar) Bizi öldürmeye çalışmış olmasına rağmen bu türü seviyorum, çünkü Madagaskar'daki bu türün en yakın akrabaları 6.000 kilometre uzaklıkta, Avustralya'daki mağara balıkları. TED (ضحك) أحبُ هذه المخلوقات على الرغم أنها حاولت قتلنا في الواقع، ولأن هذا النوع من الكائنات الحية يعيش في مدغشقر، أقرب المقربين لها هم على بعد 6،000 كيلومتر، أسماك الكهوف في أستراليا.
    Organları yoktan var etmek sihir gibi görünebilir fakat bunu başarabilen bir dizi organizma var. TED قد تبدو إعادة إنماء أعضاء الجسم من العدم أمرًا سحريًّا، لكن هناك العديد من الكائنات الحية التي تستطيع القيام بذلك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more