Biz senin bizim için böyle bir bilgi vereceğini düşünmüştük. | Open Subtitles | إعتقدنا بأنك ربما لديك هذا النوع من المعلومات من أجلنا |
Biz senin bizim için böyle bir bilgi vereceğini düşünmüştük. | Open Subtitles | إعتقدنا بأنك ربما لديك هذا النوع من المعلومات من أجلنا |
- Yemek salonuna dönmemiz ve o insanlardan daha fazla bilgi almamız lazım. | Open Subtitles | علينا أن نعود إلى المطعم ونحصل على المزيد من المعلومات من هؤلاء الناس |
Ama aynı anda çok sayıda kaynaktan yüksek miktarda bilgi almakta çok iyiler. | TED | ولكنهم بارعون للغاية في استيعاب كم كبير من المعلومات من العديد من المصادر المختلفة في آن واحد. |
Ancak tercihen içeride kalın ve daha fazla bilgi için ilk yanıtlayanları dinleyin. | TED | لكن من الناحية المثالية، ابقى في الداخل وترقب لمزيد من المعلومات من المستجيبين الأوائل. |
Sizler için mümkün olduğunca bilgi edinmeye çalışıyoruz. | Open Subtitles | نحاول أن نحصل على أكبر قدر من المعلومات من أجلكم |
Veri saklama cihazından indirdiğimiz bir çok bilgi şifreli yani onun üzerinde hâlâ çalışıyoruz. | Open Subtitles | الكثير من المعلومات من الأداة مشفّر،ما زلنا نعمل عليه. |
Kitap raporu için daha fazla bilgi bulmak istemiş. | Open Subtitles | أرادت الحصول على المزيد من المعلومات من أجل تقريرها |
Güney Pasifik Komisyonu'ndan kütüphane dolusu... bilgi alacağız. | Open Subtitles | سوف تحصل على مكتبه كامله من المعلومات من لجنة جنوب المحيط الهادي |
Polisten elimize başka bilgi ulaşmadı. | Open Subtitles | ولا مزيد من المعلومات من الشرطة |
Karalama hakkında bir başka ilginç gerçek şu: Sözlü bilgiyi alırken karalama yapan insanlar, yapmayan insanlara göre, akıllarında daha çok bilgi tutabiliyorlar. | TED | وهاكم حقيقة أخرى مثيرة للإهتمام عن الخربشة الناس الذين يخربشون عندما يتلقون المعلومات الصوتية يحتفظون بقدر أكبر من المعلومات من نظرائهم الذين لا يخربشون . |
Olay şu ki; bir çok Çinliden çok miktarda bilgi alma imkanımız oldu ve Çince bir metni alan ve Çin diline çeviren yani yazıyı konuşmaya dönüştüren bir sistem oluşturduk. Sonra konuşmamın bir saatlik kısmını aldık ve standart metni konuşma sistemine modüle ettik sonuç olarak | TED | الأن الشئ الرئيسي هو ، أننا تمكنا من أخذ كمية كبيرة من المعلومات من العديد من متحدثي الصينية وأنتجنا نظام لتحويل النص المكتوب لحديث وأخذنا نص صيني وحولناه للغة الصينية ثم أخذنا بعد ذلك ما يقرب من ساعة لصوتي وأستخدمناه لتعديل صوت النظام الأساسي لتحويل النص المكتوب لحديث حتى يبدو كصوتي |
Tony e ulaştım. Adamından daha fazla bir bilgi alamamış. | Open Subtitles | اتصلت بـ(توني)، ولم يستطع الحصول على المزيد من المعلومات من رجله |
Gerçekten Rosen'ın bu heriften daha çok bilgi edinebileceğine inanıyor musun? | Open Subtitles | أتظنين حقاً أن (روزين) قادر على إخراج المزيد من المعلومات من هذا الشخص؟ |