Sonrasında tekrar içeriye gidip oturma odasının zeminine üç gram eroin bıraktım ve babayı yedi yılla on yıl arası yolculuğa gönderdim. | Open Subtitles | لذا عدت للداخل وضعت جرامات من الهيروين على أرضية غرفة المعيشة و أرسلت الأب في جولة للسجن من 7 إلى 9 سنوات |
Shell'in koca kıçını, kameraya, gülümseyip eroin poşetini tutarken çekmeliyiz. | Open Subtitles | نحتاج مؤخرته السمينة على الكاميرا، يبتسم، يحمل حقيبة من الهيروين. |
Daha önce hiç kullanmadım ama bu sanırım eroin kullanmak gibi bir şey. | Open Subtitles | انا لا أتعاطى المخدرات القوية ولكني أتخيل هذه وأشعر وكأنها جرعة من الهيروين |
Tarattım. Bir kilo eroine karşılık geliyor. | Open Subtitles | أجريت فحصا عليه , وتبين أنه كيلو من الهيروين |
Annem ben 13 yaşındayken Newark'ta eroinden öldü. | Open Subtitles | ماتت أمي من الهيروين عندما كنت فى الثالثة عشر في نيوارك. |
Terry'nin yola çıkmasına bir gün kala çocuğun birini birkaç kilo eroinle yakalamış. | Open Subtitles | حسنا، في الليلة السابقة كان تيري يتهيئ لأستعمال مقره ضبط فتى مع 2 باوند من الهيروين |
Su ısıtıcınızın arkasına bantlanmış şekilde 3 kg farmatik seviyede eroin bulduk. | Open Subtitles | وجدنا 3 كيلوجرامات من الهيروين النقي ملصقاً خلف سخان المياه الخاص بك |
- 10 yaşında birinin sırt çantasından 1 kilo eroin buldu. | Open Subtitles | لقد وجد كيلو من الهيروين فى شنطة طفلة ذو عشر سنوات |
Bu odada birçok insan var. Fark etmemiş olsanız da çok fazla eroin aldınız. | TED | قد لا تدرك أنها أخذت كمية كبيرة من الهيروين. ويمكن أن يحدث لأي شخص يشاهد هذه الجلسة في أي مكان في العالم. |
Her 1 gramlık paket... sadece 0.3 gram saf eroin içeriyor. | Open Subtitles | .. كيس بوزن واحد غرام يحتوي فقط على ثلث غرام من الهيروين النقي |
Senin sapık insanları öldürmek için epeyi eroin çalmış. | Open Subtitles | صديقك المختل سرق الكثير من الهيروين ليقتل الناس به |
Olayda yığınla eroin ve para var. | Open Subtitles | الأمر متعلق بالكثير من الهيروين وسيكون هناك الكثير من النقود |
Şu da neredeyse saf eroin. | Open Subtitles | هناك البعض من الهيروين عالي المستوى هناك |
Bir söylenti vardı Meeks büyük miktar eroin bulacakmış diye. | Open Subtitles | هناك إشاعات تقول أنه أخفى كمية من الهيروين. |
eroin karışımı bişeyler, başka nedir bilmiyorum. Ve belki Amino Acid. | Open Subtitles | انه خليط من الهيروين ولا اعرف ماذا ايضا من الممكن امينو اكسيد |
Bir parça eroin koy, folyoyu ısıt, dumanı çek. | Open Subtitles | قليل من الهيروين وتسخن الألومنيوم وتستنشق البخار |
Kurbanın bağlandığını bildiğim için birinin ona zorla öldürücü dozda eroin ve Xanax verdiğine inanıyorum. | Open Subtitles | مما يقودني للتخمين أن أحدهم أجبره على ابتلاع كميات كبيرة من الهيروين والزانكس |
Üç haftada bir ton baz morfini 100 kilo saf eroine döndürebiliyor! - Güven bana! | Open Subtitles | خلال 3 أسابيع يمكنهُ تجهيز 100 كيلو من الهيروين النقي |
- Bu tip eroine kokain mi deniyor? | Open Subtitles | -أذلك النوع من الهيروين يسمى قالباً؟ |
eroinden vazgeçmenizi sağlayacak bir alternatifimiz var. | Open Subtitles | لدينا بديل لذلك يساعدك علي التخلص من الهيروين |
Aşırı doz eroinden, oldukça aşırı doz hem de. | Open Subtitles | بسبب جرعة هرويين زائدة جرعة زائدة ضخمة من الهيروين . وأنا أعلم أنه تم العثور عليه |
Meksika'ya gidiş biletimi ayarlayıp, 25 kilo eroinle geri döneceğim. | Open Subtitles | دائماً , سآخذ تذكرة ذهاب إلى " المكسيك " وأعيد معي 25 كيلو من الهيروين |
- Lin'le olanları anlatmak için. - Lin'le olanları biliyorum. - 2 kilo eroinle enselendi. | Open Subtitles | أعلّمك بما حدث مع (لين). أعلمُ بما حدثَ بـ(لين). لقد قُبض عليه بكليوين من الهيروين. شرطةُ (باروسكي). |