Çamurdan kurtulmaya çalışırlarken lastik kafanın üzerindeymiş. | Open Subtitles | كانت إطار عجلة السيارة فوق الرأس مباشرة عندما حاولا الخروج من الوحل. |
Her zaman kendini Çamurdan nasıl çıkardığından ve insanların sana nasıl saygı duyduğundan bahsedersin. | Open Subtitles | تتحدث دائمًا عن الطريقة التي أخرجت بها من الوحل و جعلت البشر يحترموك. |
Benim akşam giysilerim dökük bir tişört ve çamur maskesinden oluşuyor. | Open Subtitles | ملابسي المسائية هي عبارة عن قميص بالي و قناع من الوحل |
Afedersiniz, bayan. Orda çok fazla çamur pislik ve sinek var. | Open Subtitles | الكثير من الحشرات والكثير من الوحل الكثير من كل شييء |
Tuğlacıların ayaklarının çamur ve samanı, Firavun'un tuğlaları için karıştırdığı çamur bedenlerin oluşturduğu bir cehennem ve her yerde ustabaşıların kamçısı zayıfların sırtını haşlamaya hazır. | Open Subtitles | جحيم من الوحل كان ينقعونه بأجسادهم و حيث يطأونه بأقدامهم يقلبون فيه الطين على القش و يحيلونه إلى خليط لأجل الطوب الفرعونى |
Tuğlacıların ayaklarının çamur ve samanı, Firavun'un tuğlaları için karıştırdığı çamur bedenlerin oluşturduğu bir cehennem ve her yerde ustabaşıların kamçısı zayıfların sırtını haşlamaya hazır. | Open Subtitles | جحيم من الوحل كان ينقعونه بأجسادهم و حيث يطأونه بأقدامهم يقلبون فيه الطين على القش و يحيلونه إلى خليط لأجل الطوب الفرعونى |
Çocukları şaşkın bir şekilde çamurlu bir havuzun kenarında otururken onun oturduğu yerden rüyalarının gerçekleşmesini beklemesine izin verir. | Open Subtitles | يسمح له بالجلوس بانتظار حلم يتحقق بينما اطفاله يجلسون مصعوقين على حافة حوض من الوحل |
Ölmek üzere olan felaketzedeleri Çamurdan kurtaran ve kanayan elleriyle onları sınıflandıran bir kadına bağırdığıma inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدق أنني صرخت على إمرأة قامت بإخراج الضحايا من الوحل وصنّفتهم بيديها النازفتين. |
Çamurdan değil. | Open Subtitles | دعيكِ من الوحل , إن هنالكَ فتحة بين ساقيّ الخروف، |
Çamurdan sürünüp evrildiğinizden bu yana dünyanızın kapılarında durup hepinizi güvende tutuyorum. | Open Subtitles | كنت أقف على بوابات عالمكم لأبقيكم جميعاً آمنين منذ أن زحفتم من الوحل |
Hayvanlarınızı Çamurdan çıkarın ve evinize gidin. | Open Subtitles | انفضوا مؤخرتاكم من الوحل وعودو لبيوتكم |
Kül rengi Çamurdan Hu Guei adında bir kaplumbağa gelir! | Open Subtitles | يخرج من الوحل من اللون الرمادي و يأتي كالسلحفاة المسماة - تاو جوي |
Arkadan gelen diğerleri ses çıkararak balıkları ürküttükten sonra çıplak elleriyle onları Çamurdan çekip alıyorlar. | Open Subtitles | ثم يسبح الآخرون من ... الخلف ، يصنعون ضجيجا لمفاجأة السمك قبل أن يسحبوها من ... الوحل بأيديهم |
800 kilometrelik çamur ve dehset üç yildan uzun bir süre boyunca yasam ve ölüme ev sahipligi yapacakti. | Open Subtitles | كانت 500 ميل من الوحل والرعب والتي ستكون منزل الجنود الأموات والأحياء خلال أكثر من ثلاث سنوات |
Düşünmemiz gereken son şey, çok fazla çamur. Ne de olsa bizi doyuracaklar. | Open Subtitles | اخير شئ لامضغه افضل من الوحل الذي يؤكلوه لنا. |
Benim bulaşmak istediğim tek çamur bu. | Open Subtitles | ذلك النوع الوحيد من الوحل الذي أحب الشعور به. |
İlk öldürdüğün kişinin kafasının defalarca çamurlu bir suda kayboluvermesini. | Open Subtitles | ترى أول قتلٍ لك مرارًا وتكرارًا رأسه تختفي في بركة من الوحل |
O yol değil. çamurlu bir nehir. | Open Subtitles | -هذا ليس طريقاً ، إنـّه نهرٌ من الوحل . |