el altından Bianca Havacılık'ta çalışan bu soytarıya satılmış. | Open Subtitles | قد تم بيعها من تحت الطاولة بواسطة رجل فى بيانكا للطيران لهذا المُهرج |
Genelde el altından nakit olarak alırım. | Open Subtitles | في العادة , آخذه نقداً من تحت الطاولة |
Limuzin servisi ona el altından ödeme yapıyormuş. | Open Subtitles | خدمة ليموزين تدفع لها من تحت الطاولة |
Jim Johnson, o kan emici satış komisyonunun yarısını nakit olarak müşterilerime el altından rüşvet olarak vermiş. | Open Subtitles | ذلك القرش "جيم جونسون" قام بدفع نصف عمولته من المبيعات من تحت الطاولة ليرشي عملائي |
- Sana el altından ödeme yapabilirim. | Open Subtitles | يمكنني أن أدفع لك مبالغ من تحت الطاولة. |
Bir hizmetçi olarak. el altından ücret alıyor. | Open Subtitles | كخادمة ، أجل ، الدفع من تحت الطاولة |
Sanırım el altından para verebilirler efendim. | Open Subtitles | يدفعون له من تحت الطاولة |
Sanırım el altından para verebilirler efendim. | Open Subtitles | يدفعون له من تحت الطاولة |
Richard Roper İngiliz ve Amerikan silah firmalarından el altından silah satın alıyor. | Open Subtitles | ريتشارد روبر) يشتري أسلحة) من تحت الطاولة من شركات أسلحة بريطانية وأمريكية |