"من رحلة" - Translation from Arabic to Turkish

• bir gezi
• bir yolculuktan
• yolculuktu
• Uçuşu'ndan
• bir yolculuk
• gezisinden daha
• geziydi
• seyahat oldu

Güzel bir gezi.
ــ أجل ــ يا لها من رحلة ــ أجل

bir yolculuktan her dönüşünde hep sana olabildiğince sıkıca sarılırdım.
, كل مرة كنت تعود فيها من رحلة كنت أضمك بأقصى قوة لديّ

Oldukça olaylı bir yolculuktu.
يا لها من رحلة مليئة بالأحداث .

Şeytan'ın Uçuşu'ndan asla geri dönemezsiniz.
قد لن تعودوا أبداً من رحلة الشيطان

Uzun bir yolculuk insanı çok rahatlatır.
لا شيئ يبعث على الإسترخاء أكثر من رحلة على الطريق.

Öyle. Akdeniz gezisinden daha yeni döndüm.
نعم ، كانت كذلك عدت لتوي من رحلة بحرية في البحر الأبيض المتوسط

"Ne uzun ve garip bir geziydi bizimki...
يا لها من رحلة طويلة و عجيبة كانت

Kısa bir seyahat oldu.
يا لها من رحلة قصيرة!

Nasıl bir gezi olurdu bu kim bilir?
ويا لها من رحلة لو حدثت.

O bayağı bir gezi yaptı.
يالها من رحلة تلك التى راتها

Anlık bir gezi arabasına hiç benzemiyor. Çok yer gezmemişler.
يا لها من رحلة عفوائية

Mekanik kolunu düzeltmek için zorlu bir yolculuktan dönen
يمكنني أن أكون القبطان العائد من رحلة سحرية ليستعيد ذراعه الآلي

Uzun bir yolculuktan geldiler. Yine de hiçbiri ihtiyaç gidermeye gelmedi.
بعد العودة من رحلة طويلة ولا أحد منهم لديه رغبة في ترك السفينة.

Şöyle bir şey önersem, birlikte bir şeyler yapın derim, sanki kızınız okuldan veya uzun bir yolculuktan dönmüş gibi.
إن سمحتم لي باقتراح شيء، قد يكون من اللطيف أن تفعلوا شيئاً معاً، كما قد تفعلون لو كانت في عطلة مدرسية أو عائدة من رحلة طويلة.

Muhteşem bir yolculuktu.
با لها من رحلة برية

Ne yolculuktu ama.
يا لها من رحلة.

Buraya Baltimore a kadar uzun bir yolculuk yapmış.
انها تأتي من رحلة طويلة الى هنا

Ev, ev, ev. Ne eğlenceli bir yolculuk.
ـ وصلنا إلى المنزل ـ يا لها من رحلة

Brezilya gezisinden daha yeni döndüğünü söylediniz.
قلت أنها قد عادت للتو من رحلة إلى البرازيل

Kısa süreli yurtdışı gezisinden daha yeni geldim.
لقد عدتُ للتوّ من رحلة قصيرة بالخارج.

Not... "Ne kadar uzun, ilginç bir geziydi bizimkisi."
فاصلة، يالها من رحلة طويلة كانت