"من في البلدة" - Translation from Arabic to Turkish

    • Şehirdeki
        
    • Kasabadaki
        
    Bu Şehirdeki herkesi bu konuda bişeyler yapabilecek seviyede sandım. Open Subtitles أنا فقط إفترضت أن جميع من في البلدة إستطاعوا أن يتحسنوا بمستوى واحد
    Şehirdeki herkesin film yapımcılarına böyle davrandığını bilmesini istemezsin. Open Subtitles أعني، لا تريد أن يظن جميع من في البلدة أنك تعامل مخرجوا الأفلام هكذا
    Ayrıca Şehirdeki herkes beni terörist olarak görüyor. Open Subtitles أيضا جميع من في البلدة اعتقدوا أنني إرهابي.
    Kasabadaki herkesi yaşatmayı başaramazsın. Open Subtitles لا يمكنك ابقاء جميع من في البلدة بأكملها على قيد الحياة.
    Sadece bana mı öyle geliyor, yoksa bu Kasabadaki herkes tuhaf mı? Open Subtitles أأنا فقط، أمأن جميع من في البلدة غريب الأطوار؟
    Gün batımına kadar Kasabadaki herkes ölmüş olabilir. Open Subtitles قد يموت جميع من في البلدة قبل غروب الشمس
    Şehirdeki herkes nerede kaldığımı biliyor. Open Subtitles كل من في البلدة يعرفون أين أقيم
    Şehirdeki herkes beni küçük düşürdüğünü biliyor. Open Subtitles يعرف جميع من في البلدة أنكِ أهنتني
    Bu yüzden neden şimdi hayalindeki seni rafa kaldırıp onlara öyle bir korku salıp bu Şehirdeki herkesin ismini unutmamalarını sağlamıyorsun? Open Subtitles إذاً , لم لا تقوم بإلإفراج عن .. مخيلتك و إطلاقها لتعطيهم العرض المخيف للغاية ... بحيث سيتذكر كل من في البلدة
    Hastane cezai ehliyeti olmayanlara özel bir yermiş fakat Şehirdeki herkes kabul edilmiyormuş. Open Subtitles المستشفى أصبح مكانا للمجانين الجنائيين... لكن ليس جميع من في البلدة وافق على ذلك.
    Tamam. Şehirdeki herkesi tanırsın. Open Subtitles ، حسناً أنت تعرف كل من في البلدة
    Şehirdeki herkes Emily'i tanırdı. Open Subtitles جميع من في البلدة كانوا "يعرفون "إيميلي
    Şehirdeki herkes orada olacak. Open Subtitles كلّ من في البلدة سيكون هنا
    Şehirdeki herkes iyileşecek. Open Subtitles كل من في البلدة سيكونون بخير.
    Kasabadaki herkesin bize karşı olmadığını bilmek güzel. Open Subtitles من الجيد معرفة أنه ليس كل من في البلدة ضدنا
    Kasabadaki herkes, yangını onun çıkardığına ve o insanların ölümüne sebep olduğuna emindi. Open Subtitles .. كان جميع من في البلدة متأكدين أنه هو الذي أشعل الحريق وقتل أولئك الناس
    Karımı öldüren adam hâlâ dışarıda geziyor. Ama Kasabadaki herkes onu benim öldürdüğümü düşünüyor. Open Subtitles الرجل الذي قتل زوجتي لا يزال بالخارج ولكن كلّ من في البلدة يعتقد أنني القاتل
    Hastalandığında Kasabadaki herkes donör olabilmek için test olmuşlardı. Open Subtitles عندما مرض، بدا أن جميع من في البلدة خضعو للفحص لمعرفة اذا كانوا يصلحون كمتبرعين
    Jim, oğlun dahil, bu Kasabadaki herkes Kubbe'nin altında, tünellerde sıkışmıştı. Open Subtitles كل من في البلدة محتجز في تلك الأنفاق تحت القبة، بما يشمل ابنك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more