"من مصدر" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir kaynaktan
        
    • kaynak
        
    • bir yerden
        
    • bir kaynağa
        
    • kaynağın
        
    • kaynağına
        
    • kaynaktan bir
        
    • kaynağından
        
    Bazıları bu kuralı aşabiliyormuş gibi görünebilir ama gerçekte harici bir kaynaktan aldıkları enerji ile çalışmaya devam etmektedir. TED هناك البعض الذي يبدو وكأنه مستمر بالعمل، ولكن في الواقع دائمًا ما يتضح أنه يسحب الطاقة من مصدر خارجي.
    Yaratıcılığın, insana refakat eden kutsal bir ruh olup, insanlara, meçhul ve uzak bir kaynaktan, anlaşılmaz sebeplerle geldiğine inanıyorlardı. TED أعتقد الناس أن الإبداع كان روحاً إلهية مصاحبة جاءت إلى البشر من مصدر بعيد وغير معروف، لأسباب بعيدة وغير معروفة.
    Güvenilir bir kaynaktan öğrendiğime göre Meksikalılarla bağlantı kurmaya başlıyormuş. Open Subtitles لقد وصلني من مصدر جيد أنه يبرم علاقة مع المكسيكيين
    Güvenilir bir kaynak, çöplükte yaşamak istediğin duydum. Open Subtitles لقد سمعت من مصدر موثوق به انك تود ان تعيش في مكب قمامه.
    Yani beynimdeki enerjinin bir yerden geliyor olması lazım. Open Subtitles أعني أن الطاقة الموجودة بمخي لابد لها من مصدر
    Bir ağaçtan çıkan dallar gibi bütün bu boyutlar tek bir kaynağa bağlı. Open Subtitles فكما أن جميع الفروع تأتي من شجرة واحدة فإن كل بعد من تلك الأبعاد آتى من مصدر مشترك واحد
    Güvenilir resmî bir kaynaktan bu güvenilir rakamlar verilince, katılımcılar dünyanın ısındığı gerçeğini kabul etmeye daha da yaklaştılar. TED تزويدهم بهذه الإحصائيات الموثوقة من مصدر موثوق جعلهم يتقبلون حقيقة أن الأرض تتعرض لاحتباس حراري.
    Işığın tek bir kaynaktan, yukarıdan gelmesini bekler. TED فهي تتوقع أن تأتي الإضاءة من مصدر وحيد، لتضيء من الأعلى.
    Çalışmalarımın ve fikirlerimin tanımlayamadığım bir kaynaktan geldiğini ben bile hissettim. TED تعلمون، حتى أن لدي عمل أو فكرة تأتيني من مصدر لا أستطيع تحديده بكل صراحة.
    ötesinde bir kaynaktan, hayatının nefis bir parçacığında sana borç verilmiş olduğuna ve bitince de başkasına geçeceğine inanıyorsan, o kadar da zor olmaz. TED لكن ربما إذا أعتقدت أن تلك هبة لك من مصدر لا يمكن تخيله لجزء بديع من حياتك ليتم تمريره عندما تموت أنت، الى شخص آخر.
    o suyun emin bir kaynaktan geldiğini hissediyorsunuz. TED وأنا متأكد أنكم تحسون أنها من مصدر آمن.
    Evet ama güvenilir bir kaynaktan öğrendiğime göre bu işi yapabilecek en ileri teknoloji ürünü donanımlar sizdeymiş. Open Subtitles نعم لكنني عرفت من مصدر موثوق بأنك أنت فقط لديك التقنية الحديثة للقيام بهذا النوع من العمل
    Oldukça güvenilir bir kaynaktan çetenin kırmızı başlıklı... ve ince ayaklı yaşlı Norveçliler tarafından oluştuğu... Open Subtitles سمعت ذلك من مصدر موثوق كانوا عصابة من النرويجين المسنين حمر الشعر وأقدامهم كانت صغيرة جداً
    Bahsi geçen dökümanlar Ulusal Tehdit Değerlendirme Komitesi çerçevesinde, bilinmeyen bir kaynaktan. Open Subtitles الوثائق يقال أنها من مصدر مجهول وسط تهديدات من الأمن الوطني
    Onu başka bir kaynaktan almış olmalı. Open Subtitles يجب أن يكون قد تم الحصول ذلك من مصدر آخر.
    Günlüğü olmayan bir kaynaktan. Open Subtitles و أريد أن أعرف ما حدث حقاً من مصدر ليس لديه أهداف خاصة
    Diğer yandan Lex genlerini çok daha kurnaz bir kaynaktan aldı. Open Subtitles أما ليكس فقد تلقى جيناته من مصدر محتال أكثر
    Bu ışık inanılmaz güçlü bir kaynaktan geliyor. O olmalı! Open Subtitles هذا الضوء صدر من مصدر عظيم ذو قوة هائلة, لابد إنه هو.
    BİRİM'deki kadın gökten düşmüş gibi aradı, tam ihtiyaç duydukları kişi olduğumu söyledi, çok güvenilir bir kaynak tarafından referans verilmişim. Open Subtitles وقالت أنني من يحتاجونه بالضبط وأنه تم التوصية بي بشدة من مصدر منزه عن الخطأ
    Sebebi bağlantının zayıf oluşu da olabilir. Ayrıca başka bir yerden gelen sinyaller karışmış olabilir. Open Subtitles انه احتمال لكن الاتصال كان ضعيفا والاشارة ربما تاتي من مصدر ضعيف
    Ateşbükücülüğünü başka bir kaynağa dayanarak kullanmak gerekecek. Open Subtitles يجب أن تتعلم تسخير النار من مصدر آخر
    Birden çok kaynağın söylediğine göre kullanılan bomba düzeneği orta doğu kökenli değilmiş. Open Subtitles أكثر من مصدر للمعلومة تقول ان الجهاز المستخدم لم يكن في الشرق الأوسط
    Yerçekimi ışını seni yayının kaynağına yakın bir yere iletecek. Open Subtitles شعاع الجاذبية سينقلك بالقرب من مصدر الإرسال
    Buraya gelmemin sebebi, itirazın reddedildikten sonra kimliği belirsiz bir kaynaktan bir telefon almam. Open Subtitles لقد قدمت إلى هُنا لأنّه عقب أن تم رفض قضية استئنافكَ لقد تلقيت إتصالٌ من مصدر مجهول
    Güneş pili bir süreliğine yapay ışık kaynağından enerjiyi topluyor. TED لذا الخلية الشمسية وللحظة تحصل على الطاقة من مصدر الضوء الصناعي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more