Üstelik, kapaklar ise başka fabrikalarda farklı bir plastikten üretiliyor, polipropilenden. | TED | كما آن الأغطية تنتج في مصانع مختلفة من نوع آخر من البلاستيك، البولي بروبيلين |
Fakat Katolik kilisesinin bile ulaşamayacağı yerlerde düşünürler bu sefer daha farklı bir otoriteyle yüzleşmek zorunda kaldılar. | Open Subtitles | لكن حتى بعيداً عن سُلطة الكنيسة الكاثولوكية كان لزاماً على المفكرين القلق من نوع آخر من السُلطة |
farklı bir kötü haber ise, çocuklar... o konu karışık. | Open Subtitles | و هناك أخبار سيئة من نوع آخر الصغار.. حسنا, الأمر شائك |
Bill, burada da sorunlarımız olduğunu biliyorum. - Ama bu farklı türden bir sorun. | Open Subtitles | أفهم أنّ لدينا متاعب هنا، لكنّهم يواجهون متاعب من نوع آخر. |
Eğer vajinam konuşabiliyor olsaydı tamamıyla farklı türden bir problemimiz olurdu. | Open Subtitles | إذ أمكن لمهبلي التحدث سيكون لدينا مشكلة من نوع آخر |
O tamamen farklı bir anlaşma yaparkendi. | Open Subtitles | كان هذا عندما عقدنا اتفاقاً من نوع آخر تماماً |
Ama burada farklı bir savaşta çarpışmaktan geri durmuyor. | Open Subtitles | إثنانوثلاثونشظية! وها هو أمامكم يخوض حرباً من نوع آخر.. |
Avlanmak için bir tür köpek yetiştirilir ve aile için farklı bir tür. | Open Subtitles | ... المرء يوالد كلبا للصيد و يوالد كلبا من نوع آخر ليلعب به أطفاله و زوجته |
(ÖTÜŞMELER) Ama bu ses çok farklı bir tehlikenin habercisidir. | Open Subtitles | أما هذا الصوت هو نذير خطر من نوع آخر. |
Anladım,belki de senin farklı bir yardıma ihtiyacın vardır. | Open Subtitles | نعم ربما تحتاج مساعدة من نوع آخر |
Şu an çok daha farklı bir sorunla karşı karşıyayız. | Open Subtitles | نحن الآن نواجه مشكلة من نوع آخر |
Bizim setimizde farklı bir savaş var. | Open Subtitles | نخوض في موقع التصوير حرباً من نوع آخر. |
Ben farklı bir müdahaleden söz ediyordum. | Open Subtitles | كنت أشير إلى التدخل من نوع آخر... |
farklı bir kişilik, değil mi? | Open Subtitles | إنّها إنسانة من نوع آخر |
Eskiden daha farklı bir grubun üyesiydim... | Open Subtitles | ...كنتُ جزءاً ...بفريق من نوع آخر |
farklı bir rica benimkisi. | Open Subtitles | خدمة من نوع آخر |
Bu sırada, Minnesota'yı Güney Dakota'dan ayıran ara yollarda ihanetin farklı bir türü meydana geliyordu. | Open Subtitles | "في الوقت نفسه، و على مفترق الطرق" "(الفاصلة بين (مينيسوتا) و (داكوتا الجنوبية " "كانت تحدث هناك خيانة من نوع آخر" |
7 Kasım 1984'te de, farklı türden bir kasırga ortaya çıkmıştı. | Open Subtitles | في 7 نوفمبر عام 1984" "تشكل إعصار من نوع آخر |
Ben farklı türden bir kraliçe olmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أكون ملكة من نوع آخر |