"من هذا البيت" - Translation from Arabic to Turkish

    • bu evden
        
    • Bu evin
        
    bu evden dışarı çıkıp, dışarıda erkek arkadaşımla takılmak için bekleyemiyorum. Open Subtitles لا استطيع الانتظار للخروج من هذا البيت الخروج والاستمتاع مع صديقي
    Son duasını ettirip bu evden siktir olup git, şaklaban herif. Open Subtitles فلتعطها تلك الطقوس واخرج من هذا البيت اللعين أيها الرجل السخيف
    Onu oğlumun karısı yapma kararımın sebebi bu... onu bu evden, o eve alacağım. Open Subtitles ولهذا قررت أنه بجعلها زوجة لابنى سآخذها من هذا البيت الى ذلك البيت
    Komşuları, Flatbush caddesindeki... bu evden çığlık sesleri geldiğini duymuşlar. Open Subtitles صراخ الجار السمعي مجيئ من هذا البيت... على درب فلاتبوش.
    Çünkü Bu evin, Vera'nın temizlik hastalığından etkilenmeyen bir kısmı olmasını istiyorum. Open Subtitles لأني أريد لجزء من هذا البيت أن يبقى بعيدا عن تنظيفها المستمر
    Bakın, bence siz bu evden daha iyisini bulabilirsiniz. Open Subtitles أعتقد أن بوسعكما الحصول على ما هو أفضل من هذا البيت
    1809'un kar fırtınası esnasında, 80 kadın bir iz bırakmadan bu evden kayboldu. Open Subtitles في وقت ما أثناء العاصفة الثلجية 1809, حوالي 80 إمرأة إختفين من هذا البيت بدون أثر
    -Sessiz ol ve git bu evden sonsuza dek. Open Subtitles الرب يسوع آمرك أن تكون هادئاً وتخرج من هذا البيت للأبد
    Evet biliyorum, ama ara sıra bu evden çıkmam gerek. Open Subtitles نعم ، اعلم لكن يجب علي الخروج من هذا البيت أحيانا
    Bütün o vurgunlar bu evden alınmış, değil mi? Open Subtitles كل هذه الاشياء المسروقه اخذتها من هذا البيت ، اليس كذلك
    Dış dünya hakkında hiçbir fikri olmaksızın onun bu evden ayrılmasına izin mi verdiniz? Open Subtitles تركتي ولد يخرج من هذا البيت بدون فكره عن العالم الذي سيواجه ؟
    Seni seçmezse, bu evden canlı çıkamazsın! Open Subtitles اذا لم يتم اختيارك لن تخرج من هذا البيت على قيد الحياة
    bu evden kurtulmak için sabırsızlanıyorum. Open Subtitles لا أستطيع الإنتظار لكي أخرج من هذا البيت
    Şimdi, bu evden çık ve... bir daha geri gelme. Open Subtitles الآن، وأنا أريد منك من هذا البيت في آن واحد، ولا أعود.
    Bunu dikkate almazsan, seni bu evden çıkarmam gerekecek. Open Subtitles اذا لاتستطعين تذكــر ذالك ســاخرجك من هذا البيت
    Üzgünüm ama bu evden kurtulmam gerek. Open Subtitles أنا أسف , لكن أحتاج إلى التخلص من هذا البيت
    Benim insaniyetim bu evden çok daha soğuktur. Open Subtitles إنسانيتي، هي كما هي عليه، أبرد من هذا البيت
    bu evden çıktığımda... bütün baskılardan ve problemlerden uzaklaştım. Open Subtitles بإمكاني الخروجُ من هذا البيت وأهرب من الضغط والمشاكل
    bu evden canlı olarak çıkmazsam Rus sürüsünün isim listesi Moskova'daki yetkililerin eline geçer. Open Subtitles إذا كنت لا أخرج حيه من هذا البيت قائمة بأسماء قطيع الروسي سيتم تسليمها
    Bu evin benim olmasını sağlayacağım. Henüz bir tek oda benim değil. Open Subtitles سأتخذ من هذا البيت منزلا لى حجرة واحدة ليست لى بعد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more