"من وراء ظهري" - Translation from Arabic to Turkish

• Arkamdan iş çevirip
• benim arkamdan
• Arkamdan iş çevirecek
• çeviriyorsun
• benden habersiz
• arkamdan iş çeviren
• arkamdan iş çevirdin

Arkamdan iş çevirip, güvenimi sarstı. Beni yiyip bitiren de bu.
فعل ذلك من وراء ظهري و إنتهك ثقتي، ذلك ما يقتلني

Ben sana apaçık yapma dediğim halde nasıl Arkamdan iş çevirip anlaşmayı imzaladın?
كيف أمكنك الذهاب من وراء ظهري و توقيع هذه الصفقة بعد ان أخبرتك بوضوح ألا تفعل؟

Bir daha asla ailemle iş yapma benim arkamdan.
لا تقم مجدداً بعمل مع أي عضو من عائلتي من وراء ظهري

Arkamdan iş çevirecek, bana yalan söyleyecek, bana oyun oynayacak, değil mi?
أعرف ما سيحدث. سيذهب من وراء ظهري... سيكذب عليّ، ويخدعني، صحيح؟

- Arkamdan neler çeviriyorsun?
أين كنتِ طيلة العطلة الأسبوعيّة ؟ أتلعبي من وراء ظهري ؟

Ne zamandan beri benden habersiz bir şeyler yiyorsun?
إذا كم لك وأنت تأكل من وراء ظهري ؟

Onu sevmiyorum. arkamdan iş çeviren küstah bir soysuz...
هو لا يعجبني إنه لقيط متعالي يتكلم من وراء ظهري

Üstelik 2 ay arkamdan iş çevirdin.
ولقد كنتي على علاقة معه من وراء ظهري لمدة شهرين

Tanrı aşkına, Tripp, Arkamdan iş çevirip zor kullandığında Chase'in bana olan güvenini, inancını kaybettiğimizi görmüyor musun?
ياإلهي تريب الا ترى ان الذهاب من وراء ظهري وإستخدام القوه سيخسرك ثقته بي لقد كان يثق

Arkamdan iş çevirip köşeni yayınladın, hem de ben hazır değiliz dememe rağmen.
تصّرفتِ من وراء ظهري وأطلقتِ عمودكِ... عندما قلت لكِ أننا لم نكن مستعدّون...

Şimdi Arkamdan iş çevirip beni sabote etmeye çalıştığını öğreniyorum.
والآن، عرفت بأنكِ تعملين من وراء ظهري محاولة تخريبي؟

Arkamdan iş çevirip, insanlara bu operasyonu batırdığımı mı söylüyorsun?
هل تذهب من وراء ظهري و تخبر الناس إنني من أفسدتُ العملية؟

Arkamdan iş çevirip kabul etmeyeceğim anlaşmalar yaptın.
ذهبت من وراء ظهري لإبرام إتفاقات كنت تعلم أني لن أوافق عليها

Lisa'ya, eğer benim arkamdan kocamla yatmasaydı belki bu kadar insafsızlığa uğramayacağını söyle.
حسنا , قل لليزا اذا لم تكن تعاشر زوجي من وراء ظهري ربما لم تملك كل هذا الظلم للتعامل معها.

Bunu benim arkamdan ayarladın ve çok geç olana kadar bana söylemedin.
لقد قمت بترتيب ذلك الشيء من وراء ظهري ولم تخبرني عنه حتى اعتقدت بأنه فات الآوان

Hayaletler hakkında bu kadar çok şey bilmenin nedeninin benim arkamdan takıma yardım ediyor olman oyunu.
إنّك تعرفين الكثير عن الأشباح لأنّك تساعدين الفريق من وراء ظهري.

Arkamdan iş çevirecek, bana yalan söyleyecek, bana oyun oynayacak, değil mi?
سيذهب من وراء ظهري... سيكذب عليّ، ويخدعني، صحيح؟

Onun için çıldırdığımı bildiğin halde arkamdan işler çeviriyorsun.
تعلم بأني مغرم بها وأنت تذهب من وراء ظهري

Rose, büyük ayini bensiz tamamlamak için, benden habersiz malumu buraya getirdi.
روز) أحضرت الأداة الملعونة إلي هنا) من وراء ظهري لتستكمل الطقوس الكبري من دوني

Bu konuşma fırsatını birlikte sırt sırta verip arkamdan iş çeviren iki kişiye dikkatleri çekmek için kullanacağım.
أودّ استغلال هذه الفرصة للفت الانتباه لاثنين من الناس. والذان يتعاشقان معًا من وراء ظهري.

Sadece saçma bir harekette bulunmadın, aynı zamanda arkamdan iş çevirdin.
لا أعرف ما هو الأسوأ .. تلك الفعلة الغبية أم أنكما تصرفتما من وراء ظهري