Sen de işini bırakıp resim çizimlerine odaklanabilirsin. | Open Subtitles | و يمكننك الاستقالة من وظيفتك و التركيز على الرسم |
İşini bırakmak zorunda kalacaksın çünkü ikimizden birinin evde olması lazım. | Open Subtitles | ستستقيل من وظيفتك لأن على أحدنا أن يكون في المنزل. |
İşinin bir kısmı emirlere uymak. Öteki kısmı beynini kullanmak. | Open Subtitles | والجزء الأخر من وظيفتك ان تستعمل عقلك ارم كتاب القوانين |
Sana işinin her kısmını yapmadı söyledim, ve bu kararı vermekte işinin bir parçası. | Open Subtitles | طلبت منك القيام بكل جزء من وظيفتك والقيام بهذه المكالمة جزء من وظيفتك |
Eğer söylemezsen kaybedeceğin şey işinden çok daha fazlası olacak. | Open Subtitles | و إن لم تفعلي، فستخسرين ما هو أكثر من وظيفتك |
Luci'nin senin için bir kardeş gibi olduğunu .ve onu korumanın senin işin olduğunu söyledin. | Open Subtitles | قال لكم ان لوسي كانت مثل أخت لك وأنه من وظيفتك لحمايتها. |
Senin işini bırakıp yollara düşmen lazım. | Open Subtitles | أنت مضحك فعلاً. ربما يجب أن تستقيل من وظيفتك وتدور العالم. |
İşini bırakıp okula tam zamanlı olarak mı gitmek istiyorsun? | Open Subtitles | تريدين الاستقالة من وظيفتك الذهاب للدراسة بدوام كامل ؟ |
Evde hiç bir işini yapmadın ve şimdi bana işi bırakacağını mı söylüyorsun? | Open Subtitles | ولن تنهي أيًّا من مهامك والآن تقول لي أنّك استقلت من وظيفتك. |
Bu sabah işini mi bıraktın? | Open Subtitles | لقد استقلت من وظيفتك هذا الصباح |
İşte taciz diye buna denir. Senin işini ben yapıyorum. | Open Subtitles | إنك تعنفنى بأقوالك، سوف أطردك من وظيفتك |
İşini bırakayım deme. | Open Subtitles | لا تستقل من وظيفتك. |
Şefkatli bakışlar işinin bir parçası değil. | Open Subtitles | فنظرات العطف ليست جزء من وظيفتك |
- Yeni işinin bir parçası mı? | Open Subtitles | أهذا جزء من وظيفتك الجديدة؟ |
Ama eğer bu işi bozan, adamlarından biriyse, işinden olursun ! | Open Subtitles | -فإذا تم التلاعب به من قبل أحد خنازيرك فسأطردك من وظيفتك |
Tatlım, plan başarısız olursa, işinden fazlasını yitireceksin. Tek başımıza başaramayız. | Open Subtitles | عزيزي، إن لم تنجح هذه الخطة ستفقد ما هو أعظم من وظيفتك. |
- Dick, menajer sensin. Kötü haberi iletmek senin işin. | Open Subtitles | سوء الأخبار هي جزء من وظيفتك الوصف. |