"مهاراتها" - Translation from Arabic to Turkish

• yeteneklerini
• yetenekleri
• becerikli olduğunu
• yeteneği
• ustalığı

Topçular, muharebeden önce Alman bataryalarının yerini belirlemek ve hedeflemek için yeni yeteneklerini ve teknolojilerini kullanacaktı.
استخدمت المدفعية مهاراتها وتقنياتها الجديدة.. لتحديد أماكن المدافع الألمانية قبل المعركة

Askeri bilgilerini ve yeteneklerini bir koca bulmak için kullanıyormuş.
انها تسـخدم كل مهاراتها وما تعلمته في الجيش لكي تجد الرجل المناسب

Bu geleneksel bir törendir. Genç aslanlar yeteneklerini göstererek yelelerini hak ederler.
إنه احتفال تقليدى شهير تتبارى فيه الأسود الجديدة لتظهر مهاراتها

Fiziksel yetenekleri üst düzeyde, boyuna rağmen.
مهاراتها العملية مدهشة على الرغم من حجمها

Ve,ee,hareket yetenekleri geliştiğinde, ...birlikte bir kurbağayı kesip inceleyebiliriz.
و عندما تظهر مهاراتها الحركية الدقيقة يمكننا أن نشرح ضفدعاً معاً

Ve elinin altında bir casus vardı. Eşinin bir hemşire için fazla... - ...becerikli olduğunu hiç mi fark etmedin?
عين علي جاسوسًا، ألم يخطر في بالك أن زوجتك مهاراتها مفرطة بالنسبة لممرضة؟

Fakir bir mıntıkadan Oyunlara katılan zavallı birinin, okçuluk yeteneği, siyah saçları ve son moda tek örgülü saçı ile insanları isyana teşvik edip başkanlığımı yıkmasına ve aynı zamanda bunun gişe rekorları kırmasına izin vermeyeceğim.
لا أريد بعض الخاسرين من المناطق الفقيرة ليدخلوا الألعاب و يقوموا باثارة الجماهير مع مهاراتها في الرماية و شعرها الأسود

Sikmişim o hayatı. Ellerin yeteneği ve ustalığı hiç kaybetmemiş.
لنلعن أولئك الدعرة. يدك لم تفقد أيّ من مهاراتها.

Zamanla Nell'in yeteneklerini daha iyi anlayacağım.
وسأكونُ قادراً على فهمِ مهاراتها بشكلٍ أدقَ وأوضح حالما يهدئ الأمر

Daha 17 yaşında bir çocuk, hayatta kalmak için yeteneklerini kullanmaya çalışıyordu.
إنها فتاة في السابعة عشر من عُمرها تعتمد على نفسها فقط تحاول إستخدام مهاراتها للعيش

Daha 17 yaşında bir çocuk, hayatta kalmak için yeteneklerini kullanmaya çalışıyordu.
إنها فتاة في السابعة عشر من العمر وتعيش بمفردها فقط تحاول استعمال مهاراتها لكسب المال

Kısa bir süre sonra sessizce masasına gider, yeteneklerini kullanamadan oturur, çoğunluk tarafından yoksayılır, tabii ki hala milyonlar kazanmaya devam eder.
وبعد فترة وجيزة، تعود إلى مكتبها بهدوء تجلس هناك وهي غير قادرة على استخدام أي من مهاراتها. بالطبع، يتجاهلها الأغلبية. وبالطبع، لا تزال تجني الملايين.

Savaş yeteneklerini bana aktarmıştı.
هي ورثت مهاراتها في تدريب المقاتلين لي

İnanılmaz. yeteneklerini hala kaybetmemiş.
من الرائع ان مهاراتها مازالت في القمة

Küçük motor yetenekleri gelişsin diye harf çalışması.
ليس سوى رسم حروف لمساعدتها على تطوير مهاراتها الحركية الصغيرة.

Özel yetenekleri çok yardımcı oldu.
مهاراتها الخاصة كانت مفيدة للغاية

yetenekleri yeterli değil miydi?
هل مهاراتها غير كافية؟

yetenekleri çok arttı.
-لقد تحسنت مهاراتها كثيرا

Kimliğini gizlemekteki ustalığı...
وتفاصيل مهاراتها الواسعه في التخفي