| Çok önemli bir iş üstünde olduğumuzu görmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تراني أعمل على شيءٍ مهمٍّ جدّاً؟ |
| Travis, çok ama çok önemli bir şey hakkında konuşmak için babandan buraya gelmesini rica ettim. | Open Subtitles | (ترافيس) لقد طلبتُ من أبيك أن يأتي هنا اليوم لكي يتحدّث معك بخصوص شيء مهمٍّ جدّاً جدّاً |
| Çok önemli bir işin ortasındayım ve devam etmek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | أنا في خضمّ عملٍ مهمٍّ جدّاً، و أنا متلهّفٌ لمتابعته. أقدّر ذلك (والتر). |
| Son derece önemli bir şey söylemek istiyorum. | Open Subtitles | هومر)، أودّ قول شيء مهمٍّ جدًا) |