"مهووسا" - Translation from Arabic to Turkish

    • takıntılı
        
    • inek
        
    • takıntılıydı
        
    • manyağı
        
    • saplantı
        
    • takmıştı
        
    • kafayı takmıştım
        
    Altın oran, kendimi bildim bileli bu şeye takıntılı olmuşumdur. TED القسم الذهبي، لطالما كنت مهووسا بهذا قبل أن أولد حتى.
    Maliyetler üzerinde biraz araştırma yaptım. Derken ulaşım sistemleri ile biraz takıntılı hale geldim. TED فقمت ببحث عن حجم تكلفتها، فأصبحت إلى حد ما مهووسا بأنظمة المواصلات.
    Annem inek olmanın sakıncası olmadığını söyler. Open Subtitles امي تقول لا باس ان تكون مهووسا بالعلم
    Annem inek olmanın sakıncası olmadığını söyler. Open Subtitles امي تقول لا باس ان تكون مهووسا بالعلم
    Baban görevi iptal etmeye çalıştı, ama Henshaw takıntılıydı. Open Subtitles حاول والدك ايقاف المهمه ولكن هينشو كان مهووسا
    Bir cinayetin kanlı olması gerekiyor. Bir seks manyağı olmalı. Open Subtitles لايلزم ان يكون هناك دماء, قد يكون القاتلا مهووسا جنسيا
    1760. Desmond Delacroix Wicker Lane'de 37 yıl geçirdikten sonra öldü. Hikâye onun ölümsüzlüğü bir saplantı haline getirdiği ve kara büyü yaparak kölelerini buna ulaşmada kullandığından bahsediyor. Open Subtitles 1760 مات ديزموند ديلاكروي بعد قضائه 37 عاما على ملكية ويكر وتقول القصة انه كان مهووسا بالحياة الابدية وانه استخدم عبيده
    Geçtiğimiz yıllarda, çöp koleksiyonum konusunda biraz takıntılı oldum. TED ويكبر بمرور السنين وصرت مهووسا قليلا بمجموعة نفاياتي
    Galiba şimdi, çocukluğumdan beri ruh eşimi bulma konusunda... takıntılı olduğumu açıklamayım. Open Subtitles الان , يجب ان اشرح بوضوح ,انني منذ ان كنت صبيا كنت مهووسا بأن اجد عديل روحي
    Pinokyo'nun yazarı Carlo Lorenzini'nin insan burnuna takıntılı olduğunu biliyor muydun? Open Subtitles هل كنتم تعرفون ان كارلو لورينزي الرجل الذي كتب قصة بينوكيو يقال انه كان مهووسا بالأنف البشري؟
    Aradığımız adam Galicia'daki olayla takıntılı olacak. Open Subtitles الرجل الذي نبحث عنه سيكون مهووسا بالحدث الذي جرى في غليسيا
    Belki seni kandıran o pislik Carli'ye karşı bu kadar takıntılı olmasaydın sen de görürdün. Open Subtitles ربما لو لم تكن مهووسا بتلك الخرقاء كارلي000 والتي تخادعك فحسب000 ربما لم تكن لتقول ذلك0
    Aradığımız adam Galicia'daki olayla takıntılı olacak. Open Subtitles الرجل الذي نبحث عنه سيكون مهووسا بالحدث الذي جرى في غليسيا
    Elfim, inek değilim. Open Subtitles أنا عفريت و لست مهووسا
    Edemedin, şimdi kendine inek mi diyorsun? Open Subtitles وتسمي نفسك مهووسا
    yeterince inek değilim. Open Subtitles ‫لست مهووسا بما يكفي
    Rose Walker'a takıntılıydı. Open Subtitles كان مهووسا وكر روز.
    Kadına romantik anlamda takıntılıydı. Open Subtitles كان مهووسا بها ، عاطفيا.
    Ona takıntılıydı. Open Subtitles كان مهووسا بها.
    Çizgi roman okumam. Ben bilgisayar manyağı mıyım? Open Subtitles لا أقرأ القصص المصورة , لست مهووسا
    Ama polisin dediğine göre Kestler bu olayı saplantı yapmış. Open Subtitles لكن الشرطة قالت أن كيسلر كان مهووسا بالامر
    Edward Lomax, soyguncu baron imparatorluğunun vârisinin canı sıkkındı ve Aleister Crowley'nin çalışmalarına kafayı takmıştı, Doğu Avrupa seyahati sırasında eline geçen kara büyü kitabından dolayı. Open Subtitles ادوارد لوماكس , الوريث الممل لإمبراطورية البارون المسروقة كان مهووسا بأعمال اليستر كروالي تحصل على تعويذة اصلية
    İlk görüşmede memelerini gösterdiğinden beri, kafayı takmıştım. Open Subtitles عندما أظهرت صدرها أصبحت مهووسا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more