"موتاً" - Translation from Arabic to Turkish

    • ölü
        
    • ölümü
        
    • ölümden
        
    • ölümle
        
    • ölüme
        
    • bir ölüm
        
    • ölümdü
        
    • bir şekilde
        
    • ölecek
        
    Ben mumya olsaydım bile bu yer bu kadar ölü olamazdı. Open Subtitles لو كنت مُحنّطة، لما كان هذا المكان أكثر موتاً مثل الآن
    Biz kurt adam tarafından parçalanırken ölü sevgilinle mi sevişiyordun? Open Subtitles كنتِ مشغولة بملاطفة صديقكِ الميت بينما مزعت موتاً بواسطة مستذئب
    Şahsi ortamda yapabilirdik, ama Rusya'da, donmuş ağaçları keserken yavaş bir ölümü bekleyeceğin Sibirya'ya gönderilme riski vardı. Open Subtitles سرّاً كنا نستطيع ذلك لكن في روسيا فأنت تُخاطر في إرسالك إلى سيبيريا لكي تموت موتاً بطيئاً وتُقطع الأشجار المجمدة
    ölümden bir kez kurtulmuşsun, şansını zorlama. Open Subtitles أنا جِئتُ في ذلك الطريقِ. حَسناً، غَششتَ موتاً مرّة. لا تَدْفعْ حظَّكَ.
    Sadece ölümü anlayanlar ölümle gerçekten yüzleşebilirler. Open Subtitles شخص ما الوحيد الذي يَفْهمُ موتاً يُمْكِنُ أَنْ يُواجهَ موتَ حقاً
    O zaman onları görkemli bir ölüme hazırla! Open Subtitles إذن جهزهم ليموتوا موتاً عظيماً
    Yani diyoruz ki, uzun, yavaş ve acılı bir ölüm olan çimentonun derisini yakmasının devam etmesini tercih ederiz. Open Subtitles لذا تقولون أنه من الأفضل أن نراه يموت موتاً بطيئاً و مؤلماً بينما الألكاين في الأسمنت يتابع حرق جلده؟
    Benim için yavaş bir ölümdü evlat. Open Subtitles لى ، يا بنى ، هذا كان موتاً بطيئاً
    Şey aslında evliydi ama eşi acı bir şekilde öldü. Open Subtitles حسناً... حسناً، لقد كان متزوّج ثمّ ماتت زوجته موتاً مأساوياً.
    Burası Teksas'ın salata barlarından daha ölü durumda. Open Subtitles هذا المكان أكثر موتاً من حانات تكساس النائية
    Ve şimdi o öldü. Taş gibi ölü. Open Subtitles و الان هو ميت اكثر موتاً من الوقت الان
    Ve şimdi o öldü. Taş gibi ölü. Open Subtitles و الان هو ميت اكثر موتاً من الوقت الان
    ölü gözükmenin sebebi Tetrodoksin alımı olan bir sürü belgelenmiş vaka var. Open Subtitles هناك حالات عديدة موثقة تسبّب فيها تناول سم "تيترودوتوكسين" موتاً ظاهريّاً
    Bu kadar bencil olmasaydın kız arkadaşının ölümü çabuk ve acısız olurdu. Open Subtitles لم لم تكن أنانياً لكان موت صديقتك موتاً سريعاً وبدون ألم
    7olerde vandalizm yüzünden yavaş bir ölümü oldu ve kötü çağrışımlar. Open Subtitles مات موتاً بطيئاً في السبعينات نتيجة تخريب ودلالات غير طبيعية
    Ayrıntılı, yavaş olmayan ve acı veren bir ölümden söz etmiyoruz. Open Subtitles نحن لن نتوسع فى التفاصيل,لا نريد موتاً بطيئاً أو مؤلماً
    Sevdiğin kişiyle olamamak, yavaş ve sancılı bir ölümden daha berbat. Open Subtitles من الاسوء ان تكون بدون الشخص الذي تحب على ان تموت موتاً بطيئاً.
    Ama sonra bilinç kaybı oldu ve bu adam ölümle burun buruna geldi. Open Subtitles لكن جاء فقدان الوعي و واجه هذا الرجل موتاً محتماً
    Daha önce ölümle yüzleştin ve cesaretin ve onurun sayesinde onu alt ettin. Open Subtitles لقد واجهت موتاً محتماً,من قبل وتغلبت عليه بذكائي وشجاعتي.
    Evet, ani ölüme neden olabilir. Open Subtitles أجل، قد يسبب موتاً على الفور
    Dilerim boğazın irinle tıkanır ve uzun ve acı bir ölüm tadarsın. Open Subtitles وتختنق من القيح وتموت موتاً بطيئاً ومؤلماً
    Gereksiz bir ölümdü. Open Subtitles لقد كانَ موتاً احمقاً
    Ama çabuk ve temiz bir şekilde değil, bilakis yavaş ve acı verici bir şekilde. Open Subtitles ولكن ليس موتاً سريعاً ورحيماً بل بطيئاً ومؤلماً
    Daha fazla direnmeden teslim olursan arkadaşların acı çekmeden ölecek. Open Subtitles استسلم لي بدون إحداث مشكلة أخرى، وسأمنح صديقتيك موتاً رحيماً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more