| Sen hayatımıza girip çıkarken, o da yerinden emin değildir. | Open Subtitles | ربما أنها غير واثقة من موضعها أنت تدخلين وتخرجين من حياتنا |
| Uzmanlarımın bağımsız olarak incelemesi için yerinde ve yerinden oynatılmamış bir parmak izine ihtiyacım var. | Open Subtitles | سأحتاج إلى بصمة إصبع حديثة في موضعها الأصلي غير مرفوعة على غرض ما لأجل خبرائي لكي يفحصوها بشكل مستقل |
| Ya benimle konuşursun yada kolunu lanet olasıca eklem yerinden sökerim ve hayatının sonuna kadar işlerini ayaklarınla yaparsın! | Open Subtitles | ستكلّمني، ستكلّمني، وإلا خلعتُ هذه الذراع من موضعها اللعين وتستطيع حينها الاستمناء بقدميك لبقيّة حياتك! |
| Birinci manga pozisyon aldı. | Open Subtitles | الوحدة الأولى في موضعها |
| İkinci manga pozisyon aldı. | Open Subtitles | الوحدة الثانية في موضعها |
| Meğerse dişindeki bir dolgu yerinden fırlayıp beynini delip geçmiş. | Open Subtitles | والذي اتضح أنّها حشوة مِن سنّه تنخلع من موضعها و... تطير عبر دماغه |
| Üçüncü manga pozisyon aldı. | Open Subtitles | الوحدة الثالثة في موضعها |