Başkanın konvoyu geldiğinde insanlar iteklemeye başlamış. | Open Subtitles | عندما جاء موكب الرئيس, و بدأ الناس بالتدافع |
Başkanın konvoyu geldiğinde insanlar iteklemeye başlamış. | Open Subtitles | عندما جاء موكب الرئيس, و بدأ الناس بالتدافع |
Başkanın konvoyu fırtınaya yakalanmış. | Open Subtitles | أن موكب الرئيس أحتجز فى العاصفة |
Dallas, Teksas'ta şehir merkezinde Başkan Kennedy'nin konvoyuna üç el ateş edildi. | Open Subtitles | في دالس، ولاية تكساس ثلاث رصاصات أطلقت على موكب الرئيس كينيدي في مركز مدينة دالس |
Affedersiniz, Bay McGill, Başkan Suvarov'un konvoyuna bir saldırı olabileceğini düşünüyoruz. | Open Subtitles | معذرة سيد (ماكجيل) نعتقد أن هناك هجوماً -على موكب الرئيس (سوفاروف) -ماذا؟ |
Başkanın konvoyu geldi. Klisenin bir adım uzağındalar. | Open Subtitles | تم تحديد موقع موكب الرئيس. |
Suvarov'un konvoyuna bir saldırı olacağına dair Gizli Servis'i uyarmaya çalışıyorduk. | Open Subtitles | كنا نحاول تنبيه جهاز الحراسة الخاصة بشأن الهجوم على موكب الرئيس (سوفاروف) |
Chloe ve Edgar, Başkan Suvarov'un konvoyuna, havaalanı güzergâhında muhtemel bir saldırı olacağını gösteren bilgi akışı belirlediler. | Open Subtitles | -لقد تعقب (كلوي)، و(إدجار) أحاديث عن احتمال وقوع هجوم على موكب الرئيس الروسي -وهو في طريقه للمطار |
Bay McGill, Başkan Suvarov'un konvoyuna bir saldırı olabileceğini düşünüyoruz. | Open Subtitles | سيد (ماكجيل) نعتقد أنه سيكون هناك هجوم (على موكب الرئيس (سوفاروف |