"مولعة" - Translation from Arabic to Turkish

    • düşkün
        
    • severim
        
    • hoşlanıyor
        
    • severdi
        
    • Tenisçi
        
    • düşkündü
        
    • hoşlanıyorum
        
    • deli
        
    • seviyor
        
    • düşkünüm
        
    • bayılıyor
        
    • sevmişimdir
        
    • pek
        
    • sevdiğinin
        
    Bu çok yazık çünkü sana çok düşkün gibi görünüyor. Open Subtitles تلك خسارة باكية , لأنه يظهر أنها مولعة جداً بك
    Canım, ona çok düşkün olduğunu biliyorum. Çok iyi bir insandı. Open Subtitles عزيزتي، أعلم أنك كنت مولعة جدا به وقد كان رجلا طيبا
    O yaşlı adamı gerçekten severim. Open Subtitles اننى مولعة حقا بهذا الرجل العجوز
    Bu 6. ünitede geçen klasik davranış. Benden hoşlanıyor. Open Subtitles إنهتأثيرطبيعي،للوحدةالسادسة، إنها مولعة بي.
    Evet. Sohbet programlarını ve iyi oyunları çok severdi. Open Subtitles نعم ، كانت مولعة ببرامج الحديث أو بالمسرحيات الجيدة
    Tenisçi bir aileden mi geliyorsun? Open Subtitles أأنت جئت من عائلة مولعة بالتنس؟
    Şu bir gerçek ki kız yeğeninize epey düşkündü. Open Subtitles هناك أيضا حقيقة أنّها كانت مولعة جدا بابن أخيك
    - Spordan hoşlanıyorsunuz galiba. - Evet, hoşlanıyorum... Open Subtitles أظن أنّكِ مولعة جداً بالألعـاب الريـاضية
    Bana düşkün bir kadını endişelendirecek biri değilim. Open Subtitles انا لست الرجل الذى تقلق من اجله امرأة وهى مولعة بى
    Babama düşkünüm. düşkün olmaktan fazlası... Open Subtitles انا مولعة بأبى, بل اكثر من كونى مولعة به
    Ona senden güzel bir şekilde bahsedeceğim ve bir zamanlar babasını ne kadar çok sevdiğimi ve sana ne kadar düşkün olduğunu anlatacağım. Open Subtitles سأتكلمك عنك بالخير دائماً و سأخبره دائماً كم أحببتُ أباه و كم كنتُ مولعة بك
    O yaşlı adamı gerçekten severim. Open Subtitles اننى مولعة حقا بهذا الرجل العجوز
    Alexei'yi çok severim ama vicdanım onu öldürmemiz gerektiğini söylüyor. Open Subtitles "أنا جد مولعة بـ"ألكسي لكن ضميري يخبرني أننا علينا قتله على الأرجح
    Üstelik senden çok hoşlanıyor ve onunla birlikte olmazsan, kafasını kazıtmak zorunda kalacak! Open Subtitles وهي مولعة بك والآن إن لم تواعدها فسوف فعليها أن تحلق رأسها
    Onu severdim. O da uyuşturucuyu çok severdi. Open Subtitles أحبّبتها حبّاً جمّا، وقد كانت مولعة بالمخدرات
    Tenisçi bir aileden mi geliyorsun? Open Subtitles أأنت جئت من عائلة مولعة بالتنس؟
    Sana çok düşkündü. Open Subtitles لقد كانت مولعة بك
    Birazcık hoşlanıyorum, ama aynı öğretmenlerimizden hoşlandığımız gibi. Open Subtitles انا مولعة به قليلاً ، لكن ، تعرفون فقط بالطريقة ذاتها لتي تولعون بها ، لنقل بأحد معلميكم
    Kolejde onun için deli olan kızla mı? Hatırlamıyor musun onu? Open Subtitles من هذه الفتاة اللتي كانت مولعة به أيام الكلية؟
    Senin gibi eskileri seviyor. Open Subtitles {\fnAdobe Arabic}.مولعة بالأمور العتيقة مثلكِ
    ve siz benim domuzlara çok düşkin olduğumu düşünebilirsiniz ama aslında---şey, belki biraz-- ama ben daha çok genel olarak hammaddeye düşkünüm. TED وقد تظنون انني مولعةٌ جداً بالخنازير .. في الحقيقة انا كذلك .. ولكني مولعة في الواقع بالمواد الخام بصورة عامة
    Senin küçük kuzeninde bana pek bayılıyor gibi gelmiyor... Open Subtitles كما أن قريبتك الصغيرة لا تبدو مولعة جداً بي
    Her zaman küçük çocukları çok sevmişimdir. Open Subtitles لطالما كنت مولعة بالأطفال الصغار
    Harvey yemeğinizden bahsetti ve bunun onu ne kadar sevdiğinin bir göstergesi- Open Subtitles لقد ذكر (هارفي) عشاءكما، ولقد علمتُ أنّ ذلك مؤشّر على أنّكِ مولعة...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more