Ve Bay Milton'ın isteği üzerine, Moyez davasının dosyasını hazırladım. | Open Subtitles | واستعددت لطلب السيد ميلتن إلق نظرة عامة على قضية موياز |
Bay Milton'ın Endonezya'daki işleri, beklediğimizden de uzadı. | Open Subtitles | السيد ميلتن متمسك بشدة بالبقاء فى إندونيسيا أكثر مما توقعنا |
Bay Milton, zamanının çoğunu uçarak geçirir. | Open Subtitles | لذا يقضى السيد ميلتن الكثير من وقته فى الجو |
Binayı alırken, Milton'ın öncelikleri arasında değildi ama buralar, tam çocuklara göredir. | Open Subtitles | لم تكن فى قمة قائمة السيد ميلتن عندما اشترى هذه البناية لكنه حىّ رائع للأطفال |
Milton Okulundan Pat Wickam, Bay Schneebly'i aramamı önerdi. | Open Subtitles | بات ويكام في واجبات ميلتن المدرسية قد أوصى بأنّ أتصل بالسّيد شنيبلي |
Steven, eğer Milton'da olan benim yerime gidersem orada ne ile karşılaşacağım? | Open Subtitles | ستيفن، إذا ذهبت إلى مكانِي في ميلتن ماذا سَأَجِدُ هناك؟ |
Biz, jüri olarak müdafaa tarafını sayın Jamison Milton Jackson'ı suçlu bulduk. | Open Subtitles | نحن هيئة المحلفين نجد المتّهم جيميسن ميلتن جاكسن مذنب |
Ben Judd Milton, Miners'ın KTSM 1380' daki sesi. | Open Subtitles | هذا جود ميلتن. صوت عمّال المناجم على كي تي إس إم 1380. |
Milton bize kötü olmanın iyi olmaktan daha eğlenceli olduğunu mu anlatmaya çalışıyor? | Open Subtitles | الشيطان الآن كَانَ "ميلتن" يُحاولُ إخْبارنا |
Bunu yazmayın ama ben de Milton'u sizin bulduğunuz kadar sıkıcı buluyorum. | Open Subtitles | أوكيه لا تَكْتبْ هذا لكني أجد أن "ميلتن" من المحتمل.. |
Aradığın için sağ ol Milton, çok makbule geçti. | Open Subtitles | حَسناً، شكراً لإتصالك، "ميلتن" وأنا أُقدّرُ ذلك حقاً |
Ve tabii ki, kulede de Bay Milton. | Open Subtitles | وبالطبع السيد ميلتن مالك البرج |
Milton, Chadwick ve Waters'a hoşgeldin. | Open Subtitles | مرحباً بك في ميلتن تشادويك وواترز |
Milton, Heath ve Barzoon'la birlikte yukarıdaydım. | Open Subtitles | لقد كنت مع ميلتن و هيث و بارزون |
İşte bu böyle uzayıp gidiyor. Her taşın altından Milton çıkıyor. | Open Subtitles | حدث ولا حرج عن ميلتن وكل ما يخصه |
Doktor Fine... Doktor Milton Fine. | Open Subtitles | دّكتور فاين، دّكتور ميلتن فاين، |
Amerika'da en güvenilen kişinin Milton Berle olduğunu biliyor muydun? | Open Subtitles | هل تعرف أن أكثر رجل موثوقاً في أمركيا هو (ميلتن بيرل)؟ |
Yokuşu tırmanıp, Thump Milton'la konuşmak istediğini söyle. | Open Subtitles | عليك الذهاب إلى أعلى التلّ، واسألي عن (ثومب ميلتن). |
Blond Milton, Sonya'yla ikisinin Sonny'yi alacaklarını söylüyor. | Open Subtitles | قال (بلوند ميلتن) أنه و(سونيا) سيأخذان (صوني). |
Milton, senden açık bir soruya açık bir cevap vermeni istiyorum. Vali nerede? | Open Subtitles | (ميلتن)، أريدك أن تعطيني إجابة معينة لسؤال معين، أين الحاكم؟ |