Çok heyecanlıyım. Okulunuzun büyük bir hayranıyım. | Open Subtitles | أنا مُتحمسة جدًا، ومن أكبر المُعجبين بمدرستك |
- Çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | -أنني مُتحمسة جداً -أجل، و أنا أيضاً |
Çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | أنا مُتحمسة للغاية |
Evet, 21. yaş günümü ailemle kutladığım için tam bir eziğim ama annem benimle bara gidebilmek için aşırı heyecan yaptı. | Open Subtitles | أظن بأني مُغفلة كبيرة لإحتفالي بميلادي الواحد والعشرين مع عائلتي لكن أمي كانت مُتحمسة بجنون للذهاب إلى حانة برفقتي |
Bir kocanın istediğini alabilmesi için karısının da heyecan içinde olması gerekir. | Open Subtitles | الزوجة يجب أن تكون مُتحمسة من أجل الزوج ليحصل على ما يُريده أيضًا. |
10 dakika çılgın satışında sen de benim kadar heyecanlı mısın? | Open Subtitles | هل أنتِ مُتحمسة بشأن حملة تخفيضات العشر دقائق المجنونة مثلي ؟ |
Tanrım, çok heyecanlandım. | Open Subtitles | أنا مُتحمسة للغاية , جميع أصدقائى الآخرين فقدوا عذريتهم |
Seni çok sevdiğini söylemişti ve seni göreceği için çok heyecanlıydı. | Open Subtitles | و قالَت أنها تُحبكَ كثيراً و أنها مُتحمسة جداً لرُؤيتِك |
Bu yüzden de hükümdarlık mücevherlerini Amerika'ya getirmekten çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | "لهذا أنا مُتحمسة جداً، لمعرض الأكاليل المُرصعة بالجواهر، التي جئنا بها إلى (أمريكا)" |
Ben sadece... Düğün yüzünden heyecanlıyım. | Open Subtitles | جِدُ مُتحمسة للزفاف |
- Vay canına. - Evet, çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | أجل ، أنا جد مُتحمسة |
Çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | انا مُتحمسة جداً |
Çok ama çok heyecanlıyım. Bu mükemmel. | Open Subtitles | أنا مُتحمسة للغاية. |
- Çok heyecanlıyım. | Open Subtitles | -أجل، أنا مُتحمسة جداً |
Hiçbir heyecan yaşadım mı? | Open Subtitles | أنا في هذا البلد منذ شهر) هل رأيتني مُتحمسة من قبل؟ |
Bu ne heyecan? O, senin yerini alacak. | Open Subtitles | لِم أنتِ مُتحمسة للغاية؟ |
Müthiş heyecan verici. | Open Subtitles | أنا مُتحمسة للغاية |
Lily, sakin ol. Annem İtalya konusunda çok heyecanlı. | Open Subtitles | "ليلي" استرخِ أمي مُتحمسة جداً بشأن سفرنا لإيطاليا |
Biri özellikle seni görmek için çok heyecanlı. | Open Subtitles | واحدة منهم بعينها مُتحمسة لرؤيتك |
Senin adına çok heyecanlandım, harika birine benziyor. | Open Subtitles | إنني مُتحمسة للغاية لكِ. إنه يبدو رائعاً. |
- Çok heyecanlandım. | Open Subtitles | أنا مُتحمسة جداً |
Ama Jennifer çok heyecanlıydı. | Open Subtitles | لكن جينيفر كانت مُتحمسة بشأنها |