"مُربية" - Translation from Arabic to Turkish

• dadı
• bakıcı
• dadımız
• dadısı
• bakıcıyla

O daha çok au-pair. Gerçek bir dadı değil.
. انها صديقة للعائلة , ليست مُربية

Bir dadı olduğu sürece.
طالما أن هناك مُربية

Pazartesi günü işe dönmem gerek ve hâlâ bir bakıcı bulamadığımıza inanamıyorum.
لا يمكنني أن أصدق انه يجب علي الرجوع للعمل من يوم الإثنين , ونحن لم نجد مُربية بعد

Bir bakıcı bulmamız lazım ve babam asla olmaz.
يجب أن نجد مُربية , وأبي بالتأكيد لن يكون هو المُربية

Tabii bir de İngiliz dadımız vardı.
بالطبع كان لدينا مُربية إنجليزية.

- Evet, Miami'deki dadısı.
-أجل مُربية. في "ميامي "

Hayır ben bir zamanlar ev işi için birisi bizde kaldı demiştim, sizde "bakıcıyla" büymemi söylediniz
لا، قُلتُ أنا كَانَ عِنْدي مرّة مُربية، الذي قُلتَ أنا يَجِبُ أَنْ أَنْموَ "مُربية."

Bronx'tan bir dadı, öğle tatili sırasında öldürülmüş de.
مُربية في (برونكس)، قُتلت في فترة استرحتها للغداء

Bir dadı işe?
هل لديك مُربية ؟

- dadı kamerası.
كاميرا مُربية الأطفال

- dadı filmi mi?
فيلماً عن مُربية ؟

Tabii ki dadı.
بالطبع , إنها مُربية -

Hayır, hayır. O dadı değil.
لا , أنها ليست مُربية - !

Seveceğimiz bir bakıcı bulana kadar 92 kişiyle görüştük.
وقابلت 92 مُربية قبل ان أجد واحدة تعجبنا

Salak bakıcı bir ceza daha aldı ve ehliyetini kaybetti.
مُربية أطفالي اللعينة تم إيقافها مرة أخرى لقيادتها تحت تأثير الخمر. و فقدت رخصتها، وأنا علقت في جلب

Çocuğun ailesi başka bir bakıcı bulur.
والديّ الطفل سيعثروا علي مُربية أخري.

- Bir dadımız var. - Demek dadıymış.
.. لدينا مُربية - اذن , فهي مُربية -

Bizim dadımız yok ki!
! ليس لدينا مُربية حتى

İki yıldır Joey'nin dadısı.
لقد كانت مُربية (جوي) لسنتين.

Bakın size kahve ikram ederdim ama 15 dakika sonra başka bir bakıcıyla görüşmem var.
اسمعوا , كنت لأعزم عليكم بالقهوة يا رفاق ولكن لدي موعد آخر مع مُربية ... بعد حوالي 15 دقيقة لذا