"مُزارع" - Translation from Arabic to Turkish

• çiftçi
• çiftçisi
• çiftçinin
• üreticisi
• çiftçiden
• çiftçiyim
• çiftçiyle

"Okula gitmemişti. Bir çiftçi kızıydı."
، هي لم تذهب إلى مدرسة فقد كانت بنت مُزارع

Üçüncü sınıfa kadar okumuş sıradan Fransız-Kanadalı bir çiftçi.
إنه مُزارع من أصل فرنسي كندي لا يملك سوى شهادة الصف الثالث.

Soylu savaşçı arpa çiftçisi cezalandırıcı Maddox?
مُحاربٌ شريف مُزارع شعير مادوكس المُعَاقِبْ

Ben bir çiftçiyim ve bir çiftçinin oğluyum. İşte benim anladığım da bu.
أنا مُزارع وابن مُزارع، وهذا ما أفهم به.

Tamam. Peki size tavuk üreticisi diyebilir miyim?
حسنا، هل يمكنني ان أطلق عليك مُزارع الدجاج

Sen de evlendiğim lahana yetiştiren şu çiftçiden çok daha ilginç bir kocasın.
و أنت ، أنت الزوج الأكثر إثارة للإهتمام بكثير من مُزارع الملفوف الذي تزوجتُ به

Buraya baş hizmetçi olarak gelmeden önce bir çiftçiyle çıkıyordum.
في البداية قبل مجيئي الى هنا كرئيسة خادمات كنتُ أخرج مع مُزارع

Katliamdan kaçan bir çiftçi babana ve bana ne olduğunu anlatmıştı.
مُزارع هرب من المجزرة أخبرني أنا ووالدك بما حدث.

Halkları içinde pirinç tarlalarında çalışan bir çiftçi varmış.
كان هناك مُزارع يعمل في حقول الأرز،

çiftçi kızı olmadığın ne kadar da belli.
من الواضح أنكِ لم تكوني ابنة مُزارع

Burada çiftçi olduğun yazıyor. çiftçi.
-نون دانيال , مكتوب أنك مُزارع

Harold Clark adında çılgın bir çiftçi Washington, D.C.'ye doğru yola çıktı. Federallerinizi havaya uçurmak için.
" مُزارع مجنون أسمه (هارولد كلارك) قام بالقيادة، إلىالعاصمةواشنطن،ليطيحبحشدكمالفدراليّ."

Harold Clark adında çılgın bir çiftçi Washington, D.C.'ye yol doğru alıyor. Federalleri patlatmak için.
مُزارع مجنون أسمه (هارولد كلارك) ، قاد إلى عاصمة "واشنطن" ، ليفجر حشدكم الفدرالي.

Gidip gelen bir tütün çiftçisi kaçaklarından birini kasabada görmüş.
مُزارع تبغ رأى أحد عبيده الهاربين بالمدينة

Domuz çiftçisi ile birlikte.
تعيش مع مُزارع خنازير

Koch, yani şovmen, ...Missouri'de bir çiftçinin tarlasından kazılıp çıkarılan kemikleri satın almış... ve geçimini sağlıyordu.
كوخ، مقدم العروض قام بحفر وإكتشاف عظامها في حقل مُزارع من ولاية ميسوري الأمريكية وقام بحفظها

Hali vakti yerinde olan her çiftçinin evinde... içi para dolu siyah bir kutu sakladığına inanılır.
كل مُزارع يمتلك بيتاً قيِّماً, يُفترض أنه يخفى... صُندوقاً أسّوداَ ملىء بالنقود فى مكانٍ ما.

Tavuk üreticisi Ernest Williams'la sohbetimize devam ediyoruz.
و هنا بعد العودة اليكم مع "ارنيست ويلليام"ِ مُزارع الدجاج

Tavuk üreticisi olduğunu ve sonuçlarına katlanacağını söylüyordu.
قال بأنه مُزارع دجاج,وتحمل عواقب الأمر

Bir çiftçiden deniz kulağı vergisi mi aldı?
ماذا ! فوائد مالية مِن مُزارع

Ben gerçekten bir çiftçiyim.
أنا مُزارع بدوري.

Tom Crayhew adındaki çiftçiyle konuşun.
تحدّثا مع مُزارع يُدعى (توم كرايهيو).