Antik eserlerden kayıp ya da Sahte olanlar kontrol edilmeli. | Open Subtitles | إجعل قسم الآثار يتحققون من أيّ تحف مفقودة أو مُزورة. |
Sahte kimliği varmış. İçki içiyormuş. | Open Subtitles | كانت بالحرم الجامعيّ ، و بحوزتها هوية مُزورة. |
Pasaportları yüksek kalite Sahte belge. | Open Subtitles | جَوازات سَفرهم مُزورة بطريقة عالية الدَقة. |
Gizli kameralar, Sahte pasaportlar veya dışarıda bizi gözetleyen minibüsler olmadan. | Open Subtitles | لا كاميرات مخفية ولا هويات مُزورة ولا حافلات مُراقبة بالخارج |
- Ama sahteydi. | Open Subtitles | و التي هي مُزورة. |
- Hem de sahteydi. | Open Subtitles | كانت مُزورة. |
Efsane: ABD hükümeti ile alakalı gizli görevler için yaratılmış Sahte kişilik | Open Subtitles | أساطير تعمل مُتخفية في الحكومة الأمريكية، من خلال هويّات مُزورة |
Bunun ötesinde, diplomalarından birisi Sahte ve o bir avcı, bu yüzden empati yoksunluğu onu iki ayaklı hayvan olmasının ötesine taşıyor. | Open Subtitles | غير هذا, فإن إحدى دبلوماته مُزورة وهو صيّاد لذا افتقاره للتعاطف يتخطى الحدود |
Düşündüğüm şey Sahte ehliyet gösterilmesi bu eyalette 4. sınıf bir suç teşkil eder. | Open Subtitles | ما أعتقده أن إظهار رخصة مُزورة تُعد جريمة من الدرجة الرابعة في تلك الولاية |
Ancak Sahte kimlikler... Başa çıkmanın yolu bu değil. | Open Subtitles | لكن الحصول على هوية مُزورة ، ليست الطريقة المُناسبة للتعامل مع الأمر |
Sahte bir imza olmadığını nereden biliyorsunuz? | Open Subtitles | وكيف بإمكانك العلم أنها ليست مُزورة ؟ |
Benim yaşımda herkesin Sahte bir kimliği var. | Open Subtitles | -كل من هم فى مثل عمرى ، لديهم هوية مُزورة |
Sahte kimliklerin var Emily. Ayrıca doğum kontrol hapların da. | Open Subtitles | لديكِ هوية مُزورة , (إيميلى) , و حبوب منع الجمل. |
Senin için evrak ayarlamış mı, Sahte kimlik falan? | Open Subtitles | هل لديه اوراق ؟ أعني مستندات مُزورة ؟ |
Nüfus cüzdanları Sahte olabilir. | Open Subtitles | لا ,بيل. من الممكن أن تكون مُزورة. |
İmza Sahte olabilir mi? | Open Subtitles | أيمكنها أن تكون مُزورة ؟ |
Bu Sahte evraklar oldukça iyi. | Open Subtitles | -إنها مُزورة بإحتراف عالي |