"مُسَاعَدَتك" - Translation from Arabic to Turkish

    • Sana yardım
        
    • yardım etmeye
        
    • size yardım
        
    • yardım etmek
        
    • sana yardımcı
        
    • yardım edebilecek
        
    Ama sende bir şeyler var ve bana söylemezsen Sana yardım edemem. Open Subtitles لكنهناكأمريحدثمعكِ ، وأنا لا أَستطيعُ مُسَاعَدَتك إذا أنتي لم تُخبرْني ما هو.
    Sana yardım ettikten sonra ortalarda dolaşamam. Open Subtitles أنا لا أَستطيعُ مُسَاعَدَتك جيداً وبعد ذلك تنتظر
    Sana yardım etmeye çalışıyorum. Open Subtitles عرفت مَنْ كُنْتَ .وأنا أُحاولُ مُسَاعَدَتك
    Sana yardım etmeye çalışan insanlara teşekkür edemiyorsun. Open Subtitles أنت لا تَستطيعُ ان تشُكْر الناسِ لمُحَاوَلَتهم مُسَاعَدَتك.
    Elçilik size yardım edemez ve bunu biliyorlar. Open Subtitles السفارة لا تَستطيعُ مُسَاعَدَتك وهم يَعْرفونَ ذلك
    Biz sadece sonraki aşamaya geçmene yardım etmek istiyoruz. Open Subtitles حَسناً، نحن فقط نُحاولُ مُسَاعَدَتك للوُصُول إلى، تَعْرفُ، المرحلة القادمة.
    Anne, bir doktora görünmelisin. Burada sana yardımcı olamam. Open Subtitles امي أنت يجب ان تزوري الطبيب، أنا لا أَستطيعُ مُسَاعَدَتك هناك.
    Kokarım Tanrı Sana yardım edemiyor. Open Subtitles كاثرين أَنا الله خائف لا يَستطيعُ مُسَاعَدَتك.
    Başka türlü, üzgünüm, Sana yardım edemeyiz. Open Subtitles ما عدا ذلك، أَنا آسفُة، نحن لا نَستطيعُ مُسَاعَدَتك
    Hey, Sadece Sana yardım etmeye çalışıyorum. Open Subtitles هيي .. أَنا فَقَطْ أُحاولُ مُسَاعَدَتك حبيبتي
    Bak, beni tanımadığını ve bana güvenmek için hiç bir nedenin olmadığını biliyorum, ama Sana yardım etmek istiyorum. Open Subtitles انظري، أَعْرفُ بأنّك لا تَعْرفُيني ..وانك لَيْسَلديكايسببُيدعوكلتثقيبي ،لكن. أُريدُ مُسَاعَدَتك.
    Hayatını düzene sokmana yardım etmeye çalışıyorum. Open Subtitles فقط يُحاولُ مُسَاعَدَتك إستعدْ حياتكَ على الطريق الصحيح.
    Sana yardım etmeye çalışıyorum, çünkü, benim de yardıma ihtiyacım var. Open Subtitles أُحاولُ مُسَاعَدَتك لأن أَحتاجُ إلى مساعدةً.
    Çocukların konusunda Sana yardım etmeye çalışırken nasıl ona kendi hayatını kurmasını söylersin? Open Subtitles كَيْفَ تُخبرُه أَنْ يُصبحَ a حياة عندما هو يُحاولُ مُسَاعَدَتك مَع أطفالِكَ؟
    size yardım edebilirler. Open Subtitles الموافقة، الشيء ذلك هم قَدْ يَكُونونَ قادرون على مُسَاعَدَتك.
    Striptiz kulüplerine, genelevlere, vesaire. size yardım edebilecek birkaç yer var. Open Subtitles هناك مكانان ذلك قَدْ يَكُونُ قادر على مُسَاعَدَتك.
    O yüzden, sana hiç uymayan bir markadan kurtulman için Sana yardım etmek istiyorum. Open Subtitles لذا، أُريدُ مُسَاعَدَتك للتَخَلُّص مِنْ العلامة التجارية التي لا تناسبُك.
    Bu işe avukatı bulaştırdığında, artık ben sana yardımcı olamayabilirim Christian. Open Subtitles تَجْلبُ محامي إلى هذا، وأنا لَنْ أكُونَ قادر على مُسَاعَدَتك أكثر، كريستين.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more