Her yıl bu sınırdan 50.000 binin üzerine kaçak göçmen geçiyor. | Open Subtitles | أكثر من 50.000 مُهاجر غيرشرعي.. يعبرون هذا الجزء من الحدود كلّ عام |
O zaman göçmen olduğu fikrine dönüyoruz. Belki gelişmekte olan bir ülkeden. | Open Subtitles | إذن,عُدنا لكونه مُهاجر,من دولة نامية,ربما |
Muhtemelen bütün göçmen hikayeleri bu kadar çılgıncadır. | Open Subtitles | من الجنونيّ الاعتقاد أن قصة كل مُهاجر هي على الأرجح بهذا الجنون |
Çocuğu sırf paçoz bir göçmen diye tutuklayamazsınız. | Open Subtitles | لا يمكنك القبض عليه لأنه مُهاجر لعين |
Perakende siyaset hakkında bir şeyler öğrenmeden bir gıdım İngilizce bile konuşamayan göçmen bir turşu işportacısından Orta Batı'nın en büyük hırdavat zincirinin sahibi olmaya gelemezsin. | Open Subtitles | لن تنجح إذا كنت مُهاجر مُجرّد بائع مخلل متجوّل لا يستطيع التحدّث بحرف من الإنجليزية في امتلاك أكبر سلسلة محلات خردوات في الغرب الأوسط |
göçmen birini arıyoruz. | Open Subtitles | إننا نبحث عن مُهاجر. |
- Evet, göçmen. | Open Subtitles | إنّه مُهاجر ، أجل بالتأكيد |
(Kahkahalar) (Alkışlar) Böylece tamamen özgür habercilikle 30 yılı geride bıraktım ve göçmen olmama rağmen eşit koşullarda çalışıyordum, taa ki kısa bir süre önce geçtiğimiz başkanlık seçimlerini haber yapmakla görevlendirilene kadar. | TED | (ضحك) (تصفيق) وهذا هو الحال لأكثر من 30 عاماً، أعمل بحرية مطلقة، وعلى الرغم من أنني مُهاجر يعاملونني بالتساوي حتى طُلب مني أن أغطي الانتخابات الرئاسية الأمريكية الأخيرة. |
- Evet. Kaçak göçmen. | Open Subtitles | أجل، مُهاجر. |