"مُهمة" - Translation from Arabic to Turkish

• görev
• görevi
• görevde
• önemlidir
• göreve
• Görevimiz
• görevdi
• görevim
• görevin

Ben bana neden hala bir görev vermediğini merak ediyordum.
وأنا أتساءل لماذا لم تُسند لي أي مُهمة حتى الآن

Sana yeni bir görev verildiğini söylememi istediler benden.
لقد تم تفويضي لإخباركَ بأننا سوف نسند إليك مُهمة جديدة

Asker olarak daima, kişisel duyguların görevi asla etkilememesi gerektiğini öğrendim ve askerlerime de böyle öğrettim.
كجندي، تعلمت وعلمت بأن لا أدع المشاعر الشخصية تؤثر على أيّ مُهمة

Yani tüm bu maskaralık bir intihar görevi için miydi? Böylece kendini kurban edip, diğerlerini kurtarabileceğini mi düşündün?
لذا هذهِ التمثيلية كانت مُهمة إنتحار لتضحي بنفسكِ، و تنقذي الجميع؟

- Belki gizli görevde olan gizli ajanlar.
رُبما إنهم وُكلاء في مُهمة سرية.

Hatıralar oldukça önemlidir.
الذكريات مُهمة جداً.

Tamam, hepiniz çok özel bir göreve yardım etmek için seçildiniz
حسناً ، تم إختياركم جميعاً لتُساعدوني في مُهمة خاصة للغاية تُدعى

Görevimiz Tehlike serisinde ve Avangers serisinde oynadı.
"وأفلام "مُهمة مُستحيلة "وأفلام "المنتقمون = ذا أفينجيرس

Bu benzersiz robot üniteye verilen son görev güvenlik kaidelerini yaratmaktı.
آخر مُهمة كُلف بها أولئك الآليين العباقره... كانت صُنع إتفاقيات أمنيه.

Hayır, babası önemli bir görev için uzakta.
كلا، أباه العجوز في مُهمة في غاية الأهمية.

Bu görev gücüne göz kulak olmak için atanmış vatanseverdi ve şu an kayıplar ve öldükleri düşünülüyor.
كانوا وطنيين ليتم إسناد مُهمة مُراقبة فريق العمل ذلك إليهم وهم الآن في عداد المفقودين والقتلى

Yeni bir hat açmak istiyor diplomatik bir görev için beni gönderiyor.
لِذا هو يُرسلني في مُهمة دبلوماسية

Başarılı bir görev olacak diyor.
. ويقول لي بأنها ستكون مُهمة ناجحة.

Kaptanın bugün kanıtlaması gereken bir görevi var gibi görünüyordu.
يبدو أن القبطان في مُهمة لاثبات شيءٍ ما اليوم

Bunlar her kimse ve ne yapmaya geldilerse yalnızca intihar görevi hâline geldi.
حسناً ، أى كانت هوية هؤلاء ، وبغض النظر عما أتوا لفعله لقد أصبح الوضع الآن مُهمة إنتحارية

GTÖ, Madagaskar'daki ekinleri kırıp geçiren salgınları yok etme görevi için burada ve çekirgelerin yerini bilen biri varsa o da yerel uzman Hasibelo.
إنَّ مُنظمة الفاو في مُهمة لتقصي كارثة إتلاف المحاصيل في مدغشقر و إن كانَ هُناك من يعرِف مكان الجراد

Kurt, bunu konuşmuştuk. Kırmızı görevde.
(ولف = الذئب) لقد تحدثنا عن مُسبقاً، (ذات الرداء) في مُهمة.

Yani, sanat önemlidir.
.أعني, الفنونَ مُهمة

- Cesaretlendirip, göreve yolladım.
شجاعتهُ القوية و يديه أوصلتنا إلى مُهمة.

Gel. Bir Görevimiz var.
هيا، لدينا مُهمة

Bir Cylon saldırısının olası olup olmadığını ortaya çıkaracak bir gizli görevdi.
لقد كانت مُهمة سرية للغاية حيثكانهدفها... التحقُق من إحتمالية هُجوم السيلونز

görevim sivil gemilerin kalkış anahtarlarını bulup, tahliye planınızla kurtarma operasyonunu koordine etmek.
عملى أن أحصُل على مفاتيح الإنطلاق للسُفن الموجُودة على الأرض وبعد ذلك أنسق مُهمة الإنقاذ مع خطة إخلائكم

WEISS: Bu geceki görevin amacı mikroçipi bulup ele geçirmek.
الهدف من مُهمة الليلة هي العثور علي الرقاقة وإستعادتها