"مِنْ الأشياءِ" - Translation from Arabic to Turkish

    • şey
        
    • bir sürü
        
    • pek
        
    • var
        
    • birçok
        
    Doğru olanı yapman için pek çok şey denedim, tamam mı? Open Subtitles النظرة، حاولتُ الكثير مِنْ الأشياءِ المختلفةِ للحُصُول عليك لتَعمَلُ الذي صحيحُ.
    bir sürü şey olabilir. Open Subtitles يُمكنُ أَنْ يَكُونَ الكثير مِنْ الأشياءِ
    - O bir sürü harika şey yaptı. - O bir medyum. Open Subtitles إنها قامت بالكثير مِنْ الأشياءِ العظيمةِ إنها نفسانية
    Benim hakkımda söylentiler var ama hiçbiri doğru değil, tamam mı? Open Subtitles هناك الكثير مِنْ الأشياءِ عنيّ، لكن لا شيئ مِنْها حقيقيُ. حسنا؟
    birçok şeyi oldukça iyi yaparım. Open Subtitles أنا أعْمَلُ العديد مِنْ الأشياءِ بمهارة جداً.
    Çok şey bilen küçük bir adam. Open Subtitles ماكس: أي قليلاً رجل بالمعْرِفة الكثير مِنْ الأشياءِ.
    Bir çok şey için yaşlı olunabilir. Open Subtitles أنت يُمكنُ أَنْ تَكُونَ كبير السنَ للكثير مِنْ الأشياءِ.
    Daphne... İnsana hayatı uzun gösteren pek çok şey var. Open Subtitles دافن، هناك الكثير مِنْ الأشياءِ الذي يُمْكِنُ أَنْ يَبْدأَ حياةَ تَبْدو طويلةَ فجأة.
    Gençken pek çok kötü şey yaptım. Open Subtitles عَمِلَ الكثير مِنْ الأشياءِ السيئةِ عندما أنا كُنْتُ أصغرَ.
    Bak, dün gece ikimiz de birçok şey söyledik. Open Subtitles انظر، ليلة أمس كلانا قُلنَا الكثير مِنْ الأشياءِ.
    bir sürü korkutucu şey yapıyorlar ama yalan söylemek bunlardan biri değil. Open Subtitles هو يقوم بالكثير مِنْ الأشياءِ المخيفةِ، لكن الكذب لَيسْ أحدهمَ
    Bu tepelerde bir sürü tuhaf şey yaşanır. Open Subtitles الكثير مِنْ الأشياءِ الغريبةِ تَحْدثُ فوق في تلك التلالِ
    Ama bir sürü insanı rahatsız eden bir sürü şey biliyorsun. Open Subtitles نعم، لَكنَّك تَعْرفُ الكثير مِنْ الأشياءِ التي تجْعلُ الكثير مِنْ الناسِ عصبيينِ.
    Depoyu delebilecek bir sürü şey var. Open Subtitles نُزُول هذا التَلِّ، هناك الكثير مِنْ الأشياءِ تلك كان يُمكنُ أنْ يُفجّرَ الدبابةَ.
    Sizi çok güzel bir yere götürecekler. Oynayacağın bir sürü oyuncak olacak. Open Subtitles هم سَيَأْخذونَنا إلى a باردون جداً المكان بالكثير مِنْ الأشياءِ للِعْب مَع.
    -Çok iyisin. -Evet Telafi etmem gereken pek çok şey var. Open Subtitles نعم، أنا عِنْدي الكثير مِنْ الأشياءِ لأعوض عنك
    birçok güzel şeye sahip olduğunu biliyorum. Open Subtitles أَعْرفُ بأنّه يَمتلكُ العديد مِنْ الأشياءِ الجميلةِ.
    Sadece diğer birçok konuda haklı çıktığını söyledim. Open Subtitles أنا فقط قُلتُ بأنّك كُنْتَ صحيحُ حول الكثير مِنْ الأشياءِ الأخرى.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more