Elleriniz başınızın üzerinde olarak derhal sudan çıkın. | Open Subtitles | إخرجْ مِنْ الماءِ بأيديكَ مَرْفُوع اعلي مستوي رأسك |
Süzdüğü her bir ton sudan yaklaşık 25 gram yiyecek filtreler. | Open Subtitles | لكُلّ طَنّ مِنْ الماءِ يسحب , هم سَيُرشّحونَ لَرُبَّمَا 25 غرامَ مِنْ الغذاءِ. |
Her gel-git onları karaya bir adım mesafesine getirir ama sudan çıkmaya cesaret edemezler! | Open Subtitles | وكُلّ مَدّ يَحْملُهن و يكونَن على بعد خطوةِ سهلةِ مِنْ الأرضِ لَكنَّهن لا يَتجاسرن على الخروجِ مِنْ الماءِ! ْ |
Bakalım sudan bakınca ne kadar komik görünüyor. | Open Subtitles | دعنا نرى كَم سيضحك هذا مِنْ الماءِ. |
Evet, daha sonra sudan çıktı. | Open Subtitles | نعم، بَعْدَ أَنْ خَرجَ مِنْ الماءِ. |