Bu gökdeleni yapan adamlardan biri de, bugün bir halk tutuklaması yaptı. | Open Subtitles | بعض الرجال الذين يبنون ناطحة السحاب هذه قاموا اليوم بعمل ما يمكن تسميته باعتقال المواطنين |
Şu gökdeleni kullanarak yeraltına inmeliyiz. | Open Subtitles | تلك ناطحة السحاب , علينا أن نهبط إلى الأسفل , إلى أعماقها |
Spokane'a gittiğimizi ve o gökdeleni gösterdiğim zamanı hatırlıyor musunuz? | Open Subtitles | أتذكرون عندما ذهبنا إلى (سبوكان) و شاورت على ناطحة السحاب ؟ |
Corina Kavanagh'ın üç tarlasını satıp, bir gökdelen yaptırmasının sebebi ise: | Open Subtitles | كورينا كافاناغ باعت ثلاث مزارع :و بنيت ناطحة السحاب لسبب واحد فقط |
Teknik olarak ilk gökdelen ve gökdelenin tanımı 10 kat yüksekliğinde olmasıydı. inanin ya da inanmayın- fakat ilk gökdelen Şikago'daki bu binaydı ve insanlar bu binanın yanından yürümeye korkarlardı. | TED | ناطحة السحاب الأولى، عملياً-- وتعريف ناطحة السحاب هي أنها عشرة طوابق ارتفاعاً، صدق أو لا تصدق- ولكن ناطحة السحاب الأولى هي هذه في شيكاغو، وكان الناس خائفون من المشي تحت المبنى. |
Sana gökdeleni tasarladığın için 12 puan Tommy Lee'ye beşlik çaktığın için 83 puan ve Robin'e benden önce çaktığın için 9000 puan hibe ediyorum. | Open Subtitles | أنا أضمن لك لو أنك ضممت الــ 12 نقطة لتصميم ناطحة السحاب "و83 نقطة للمصافحة عالياً مع "تومي لي ، و 9.000 نقطة للنوم مع "روبن" قبلي |
Bu gökdelen büyükbabanların öldüğü apartmanın arazisine kurulmuş. | Open Subtitles | تلك ناطحة السحاب... تقف على جانب المسكن... الذي ماتا فيه جداك |
Elbette, gökdelen dikeydir -- tamamen hiyerarşik bir yapıdır, en tepesi her zaman en iyi, en altı en kötü ve daha yüksekse daha iyi görünür. | TED | بالطبع، ناطحة السحاب رأسية -- إنها بنية هرمية أساسا، فالقمة دومًا الأفضل، والقاع هو الأسوأ، وكلما عَلَوت أكثر، كلما بدا ذلك أفضل. |