Politik olarak hala şüpheliyiz ve davadan uzak durmamızı söyledi. | Open Subtitles | نحن كالسم سياسيا، وهو طلب أن نبقى بعيدين عن القضية. |
Finn Rourke bize ondan uzak durmamızı söyledi. | Open Subtitles | أمرنا (فين رورك) جميعاً أن نبقى بعيدين عنه. |
Finn Rourke bize ondan uzak durmamızı söyledi. | Open Subtitles | أمرنا (فين رورك) جميعاً أن نبقى بعيدين عنه. |
O konulardan uzak duralım. | Open Subtitles | دعنا نبقى بعيدين عن هذا |
- Hayır, o yerden uzak duralım. | Open Subtitles | -كلا،دعنا نبقى بعيدين عنها |
Kalenin batı yakasında bir kafes var. Oradan uzak durmalıyız. | Open Subtitles | هنالك كوخ في الجانب الغربي من المخيم علينا أن نبقى بعيدين عنه |
İki durumda da uzak durmalıyız. | Open Subtitles | بكلتا الحالتين يجب أن نبقى بعيدين |
- Bundan uzak durmalıyız. | Open Subtitles | يجب ان نبقى بعيدين عن هذا |