"نتحدث إلى" - Translation from Arabic to Turkish

    • konuşuyoruz
        
    • konuşmalıyız
        
    • konuşmamız
        
    • la konuşalım
        
    • konuştuğumuzu
        
    • konuşsak
        
    • konuştuk
        
    • konuşmayız
        
    • konuştuktan
        
    • konuşmuyoruz
        
    - Bizim ailemiz de matah değildi ama işte buradayız.Bu kadar yıldan sonra hâlâ konuşuyoruz. Open Subtitles عائلتنالمتكنمرتبطة, لكنمعذلك,ها نحنمعاًبعدكلهذهالسنوات, مازلنا نتحدث إلى بعضنا
    Madem onları tanıyorsun neden masanın arkasındaki ahmakla konuşuyoruz? Open Subtitles إذا كنت تعرفينهم، لماذا نحن نتحدث إلى هذا الأخرق الطاولة ؟
    Scott Mccarty'yle konuşmalıyız. Open Subtitles نريد أن نتحدث إلى سكوت ماكرتى إنه المسرب
    Teşhis koymadan önce hastayla konuşmamız gerekmez miydi? Open Subtitles ألا يجب أن نتحدث إلى المريضة قبل أن نشخص حالتها؟
    Şu Yahudi herifle, Seidelbaum'la konuşalım, tamam mı? Open Subtitles ،علينا أن نتحدث إلى ذلك الرجل اليهودى ساديلبوم" , حسنا ً ؟"
    Kadir, yanlış kişilerle konuştuğumuzu söyledin. Open Subtitles قدير، أم، قلت كنا نتحدث إلى الناس الخطأ.
    Biz burada birbirimizle yüz yüze konuşuyoruz, uydular aracılığıyla değil. Open Subtitles هنا نتحدث إلى بعضنا البعض في شخص، وليس من خلال الأقمار الصناعية.
    Pat Farrell'ı anlamak için herkesle konuşuyoruz. Open Subtitles ونحن نتحدث إلى أي شخص يمكن أن مساعدتنا في بناء صورة لبات فاريل.
    - İnanılmaz. -Yani biz üçüncü başkanın hologramı ile konuşuyoruz, Open Subtitles مذهل - إذاً نحن نتحدث إلى صورة ثلاثية الأبعاد -
    - İnanılmaz. -Yani biz üçüncü başkanın hologramı ile konuşuyoruz, Open Subtitles مذهل - إذاً نحن نتحدث إلى صورة ثلاثية الأبعاد -
    Seninle birlikte şerifle konuşmalıyız. Open Subtitles أنتَ و أنا يتعيّن أنّ نتحدث إلى مأمور الشرطة.
    Bunu yapabilecek bilgi ve imkana sahip herkes ile konuşmalıyız. Open Subtitles علينا أن نتحدث إلى كل موظف لديه إمكانية الوصول، والمعرفة اللازمة للقيام بذلك
    Vincent Van Gogh ile konuşmalıyız. Open Subtitles يجب أن نتحدث إلى فنسنت فان جوخ
    Kralla savaş hakkında konuşmamız gerek. Bu çok önemli. Open Subtitles يجب أن نتحدث إلى الملك بشأن الحرب الأمر هام
    Çantada keklik gibi düşünemeyiz. Mahalledeki herkesle konuşmamız gerek. Open Subtitles لا نستطيع الوثوق في الجميع ينبغي علينا أن نتحدث إلى جميع سكّان الشارع
    Şu Yahudi herifle, Seidelbaum'la konuşalım, tamam mı? Open Subtitles ،علينا أن نتحدث إلى ذلك الرجل اليهودى ساديلبوم" , حسنا ً ؟"
    - Biz Dr. Freedman'la konuşalım. Open Subtitles دعنا نتحدث إلى الدكتور فريدمان
    Daha kiminle konuştuğumuzu bile bilmiyoruz. Open Subtitles لا نعرف حتى الذي نحن نتحدث إلى...
    Oradaki kızla konuşsak olur mu? Open Subtitles أيحري أن نتحدث إلى تلكَ الفتاه التي هنا؟
    Şerif Bannerman'la ilçe binası önünde konuştuk. Open Subtitles نحن نتحدث إلى المأمور بانرمان خارج مبنى المحكمه
    Biz Jamie ve Darby gibi değiliz. Birbirimizle böyle konuşmayız Open Subtitles نحن لسنا (جيمي) و(داربي) لا نتحدث إلى بعضنا بهذه الطريقة
    Polislerle konuştuktan sonra, yine de Beyaz Kale'ye gideceğiz, öyle değil mi? Open Subtitles بعد أنت نتحدث إلى الشرطة سوف نذهب إلى القلعة البيضاء أليس كذلك؟
    Birbirimizle bu şekilde konuşmuyoruz. Open Subtitles إننا لا نتحدث إلى بعضنا بهذه الطريقه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more