Belki de suçlu birinin serbest kalmasına sebep olacağız. | Open Subtitles | قد نتسبب في ترك رجل مذنب يذهب حراً. لا أعرف. لا أحد يمكنه ذلك حقاً |
Denizlerdeki balık nüfusu yok olursa bu, insanoğlunun tarih boyunca karşı karşıya kalacağı en büyük sağlık problemine sebep olur. | Open Subtitles | إذا فقدنا طريقنا لأسماك البحر سوف نتسبب بأكبر مشكلة صحية واجهها البشر على الإطلاق |
Acil inişe sebep olmak istememiştik Dave! | Open Subtitles | نحن لم نكن نقصد أن نتسبب في هبوط طارئ يا ديف |
Gerçek şu ki biz yarattığımız ısınmanın geri besleme döngüsü ile tamamen ne zaman bastırılacağını bilmiyoruz. | TED | في الحقيقة نحن لا نعلم على الاطلاق متى سوف يؤثر الدفء الذي نتسبب به تأثيراً كبيراُ لا يمكن ضبطه ومتى سيرتد ذلك علينا |
Belki olmasına izin verdik ama biz başlatmadık. | Open Subtitles | ربما سمحنا بحدوثه لكننا لم نتسبب ببدء بأي شيء |
Alicia'ya gittim, çünkü buna biz sebep olmadık, Laurie bize başkaları tarafından yapıldı. | Open Subtitles | لقد تحدثت مع ـ (إليشا) ـ لأننا لم نتسبب في ذلك ـ (لوري) ـ نحن ضحايا |
Ve buna "ne yazık ki" biz sebep olduk. | Open Subtitles | و نحن البشر نتسبب بذلك. |
En azından buna biz sebep olmadık. | Open Subtitles | على الأقل لم نتسبب نحن بها |
Dünyaların yıkımına biz sebep olmuyoruz Yüzbaşı Carter. Basitçesi, biz bu yıkımları yönetiyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نتسبب في دمار عالم، أيها النقيب (كارتر)، بل ببساطة نديره، |
- Bir skandala sebep olmak istemiyorum. | Open Subtitles | لا نريد أن نتسبب فى فضيحة |
Bu pisliğe biz neden olmadık ama biz temizleyebiliriz. | Open Subtitles | لم نتسبب في تلك الفوضى ولكن بإمكاننا تنظيفها |
biz bayıltmadık kızı, sakin olsun herkes. | Open Subtitles | لم نتسبب في كونها سكيرة لذلك، لا تذعروا |
-Kazaya biz neden olmadık. -Olmuş olabilirsiniz. | Open Subtitles | نحن لم نتسبب بالحادث - ربما قمتم بذلك - |